Ortak Akıl
Yerel yönetim seçimlerine günler kala adaylar projelerini açıklamaya başladı.
Ayakları yere basan ciddi projeler açıklayan adaylar da var, “laf ola beri gele” projeler açıklayan adaylar da var.
Belediyecilik artık çöp toplayıp şebekeye su vermekten ibaret değil.
Sosyal Belediyecilik de var, Tarımsal projeleri gerçekleştiren Belediyeler de var.
Kentini düze çıkarmış Belediyeler Dijital Belediyeciliği konuşurken, İlçesini çamur çukurdan oluşan bir köy haline sokmuş Belediyeler ise patlayan borularla, tıkanan kanalizasyonlarla uğraşıyorlar.
Vatandaşına üç öğün sıcak yemek veren Belediyeler de var, Personeline maaşını vermekte zorlanan borç batağında boğulan Belediyeler de var.
İşini yenip yurttaşlarına mesire yerlerinde dinlendiren Belediyeler de var, oturup sohbet edecek bir parkı olmayan Belediyeler de var.
Gariban vatandaşına Hastane kurup ücretsiz sağlık hizmeti veren Belediyeler de var, Belediyesindeki kliniği kapatıp bu hizmetten mahrum bırakan Belediyeler de var.
Kentine organize sanayi bölgesi oluşturmakta öncülük edip, gençlere iş sahası açan Belediyeler de var, Kasabasındaki mevcut fabrikaları yok olan yeni gelenlerin de önünü kapatan Belediyeler de var.
Vatandaşına en pahalı suyu içirten başarısız Belediyeler de var, en temiz suyu en ucuza içirten Belediyeler de var.
Oy avcılığı için partizanca davranıp tuzu kuru taraftarlarını Belediye’de oturtup, boş yere maaş veren Belediyeler de var, az kişiye çok maaş verip verimli hizmet üreten Belediyeler de var.
Belediyeciliği partisinin arka bahçesi gibi kullananlarda var, “Önce Hizmet” diyerek enerjisini partiye değil, halka gerekli projelere veren Belediyeler de var.
Örnekleri çoğaltabiliriz.
Eğer ki uzun yıllardır yaşadığınız yer her konuda geriye gidiyorsa, orada Belediyecilik değil, particilik ve partizanlık yapılmıştır.
Kendinizi yakın Belediyelerle yaşadığınız kenti kıyaslayın, geri mi kalmışsınız ileri mi gitmişsiniz?
Eğer geri kaldığınızı görüyorsanız, orada partizanlıkla birileri cebini doldurup zengin olmuş halkın çoğunluğunun da hayat kalitesi düşmüştür.
Aslında geri kalan yerlerde kazanan parti de değildir.
Kazanan, bir avuç çıkarcıdır.
Başarısızlığı oy vererek ödüllendiriyorsanız, daha da geriye gitmeye mahkûmsunuz.
Ama gözünüzü açıp partizanca söylemlerden sıyrılıp tercih yaparsanız geleceğinizi aydınlatırsınız.
Gireceğimiz seçim bir genel seçim değildir.
Bu bir yerel seçimdir.
Bu seçimde vereceğimiz oylar yaşadığımız yer içindir.
Hizmet yapma vizyonu olmayan adaylara çok dikkat edin.
Kini kibir var mı?
Bir bakın.
İntikamcı anlayışla tehditler savruluyor mu?
İyi bakın..
Aday genel politikaya yönelip çıkış yolu arıyor mu?
Kentini ayağa kaldırmak isteyen adaylar ise ayağı yere basan projeler sıralayacaklardır.
Bu seçim bir parti seçimi değildir.
Bu seçim hangi aday ile kentimizin kalkınacağını belirleyeceğimiz seçimdir.
Partiyi öne çıkaran adaylar, hizmet yapmaya niyeti olmayan adaylardır.
Projeleri öne çıkaran adaylar ise kentini geliştirmeye niyetli adaylardır.
Karar yüce milletindir.
Seçmen; Ya “böyle gelmiş böyle gider ”Diyecek.
Ya da “yeter artık, değişelim gelişelim” Diyecek.
İster gider partisel tercih yapar.
İster gider kişisel tercih yapar.
Cefasını çekecek olan da halktır.
Sefasını sürecek olanda halktır.