Ahmet Kemal Bakır
Sizce hangisi?
Bir taraftan Covid-19 sebebiyle yasaklardan, cezalardan ruhu daralanlar; diğer taraftan televizyonlara bakınca sürekli toplumu kendi istekleri yönünde yönlendirmeye çalışanlardan sıkılmalar… Dolayısıyla; her an tansiyon fırlayabiliyor.
İklimlerin değişiklik göstermesi gibi siyasetçiler ve medyamızdaki değişimler dikkatten kaçmıyor. Eskilerde Akşam Gazetesi, CNNTÜRKgibileri iktidarın eksik yönlerini daha çok haber yaparken; HABERTÜRK ise, iktidara destek verdiği programlarla evimize misafir olurdu. Ama, eskiden… Derken bir baktık ki, iktidara eleştirilerini arttıran CNNTÜRK, Akşam gibi medya kuruluşları tam tersi yayınlar yapmaya başlayarak,çoğunlukla Hükümeti desteklemeye başladılar. HABERTÜRK Medya gurubu ise, iktidarı kıyasıya eleştirmeye, dünyada yaşanan salgına rağmen Türkiye’de gündeme seçimi oturtmaya ve iktidarı değiştirme gayreti içine girdiler.
A Haber, Takvim ve FOX gibilerini ise tebrik etmek lazım. Çünkü,onlar çizgilerini hiç değiştirmediler. A Haber, Takvim sürekli iktidarı destekleyerek çoğu şeyi harikaymış gibi gösterirken; FOX TV ise, tam tersine, hükmedenleri sürekli eleştirerek olumsuzluklarını yayınlamayı sürdürmekteler.
A Haber’den bahsetmişken, Ankara’daki skandal atamadan da bahsetmeden geçemeyeceğim. A Haber TBMM muhabiri olan birinin, Emniyet Genel Müdürlüğü Medya, Halkla İlişkiler ve Protokol Daire Başkan Vekili olarak atanabildiğini hayretle okuduk. Emniyet Genel Müdürlüğü’nde Daire Başkanı olabilmek için 1. Sınıf Emniyet Müdürü olmak gerekirken, bu görevi yapmaya layık, yıllarını Emniyet Teşkilatı’na vermiş çok sayıda emniyet müdürü olduğunu düşününce, A Haber muhabirinin böyle bir Devlet görevine atanmasına şaşırmamak elde değil…
Siyasetçilere gelince… Bir kısmı bizlere sürekli olarak “Siyaset, Vatandaşa, memlekete hizmet için mi; yoksa, menfaat için mi yapılır?” sorusunu hatırlatıp duruyor. Dün aynı yastığa baş koyduklarını söyleyen onlarca politikacının bir partiden diğer partiye geçtiğini, birlikte yol almış oldukları liderleri kıyasıyla eleştirerek suçladıklarını görüyoruz. Ancak;anlaşmazlıklar bir kenara, yeri gelince kendi menfaatleri için hep birlikte el kaldırıp oy verdikleri anları görünce de gözlerimiz yaşarıyor. Hatırlarsanız, Kamuoyuna “Kıyak Emeklilik” olarak yansıyan, en az iki yıl milletvekilliği yapma şartıyla yaşı tutanların çok yüksek miktarda emekli maaşı almasını sağlayan yasayı o dönemin mevcut iktidar ve muhalefetteki milletvekilleri birlikte çıkartmışlar; milletvekilliğini dünyada eşi benzeri görülmemiş bir finansal statüye oturtmuşlardı. Daha da vahim olanı ise, halen hiçbir siyasetçi kalkıp da halka, bu yasanın değiştirileceğini söyleyemiyor bile… Çoğu emekli aylık 1500 TL civarı maaş alırken, yaşı tutan emekli bir milletvekilinin 2021 yılında 15.000 TL’nin üzerinde maaş aldığını öğrenince diyecek laf bulmak zor… Neredeyse 10 kat fazla… Dünyada eşi benzeri görülmemiş bu uygulamayı hangi babayiğit siyasetçinin ortadan kaldıracağı, veya, kaldırmayı vaat ederek seçim gündemine alacağı ise merak konusu… Biz görür müyüz? Kim bilir? Ama, bunu vaat edecek siyasetçinin, başta yaşa takılan emekli adayları ile halktan çok sayıda oy alacağı kesin.
Ruh ve beden sağlığımıza faydalı ve zararlı bazı şeyleri hatırlayalım istedim. Eski Başbakan Tansu Çiller’in adıyla özdeşleşen Kuşburnu Çayı, bazı eski kitaplarda Ruh’un sevdiği ve ruhunuzu, sinirlerinizi rahatlatan çay olarak geçer. Rahatlamak ve stresten uzaklaşmak isteyenlere, kullandığı onlarca ilacın yan tesirinden kurtulmak isteyenlere günde 1 bardak kuşburnu çayı içmeleri tavsiye edilmekte. Piyasada satılan kuşburnu çayları ise, aslında harika bir karışımdan ibaret; sadece kuşburnu değil. Bamya Çiçeği, tansiyonu düşüren, sallama kuşburnu çaylarına kan kırmızı rengini veren diğer bir bitki. O yüzden, izlediğiniz yanlı-yansız medya programlarından, haberlerden sıkıldıysanız, yasaklardan ve cezalardan daraldıysanız, kıyak emekliliği hatırladıkça yaşa takılan emeklilerdenseniz, siyasetçilerin değişik değişik söylemlerinden keyif almıyorsanız, koyun sıcak suyunuzu; için 1 bardak kuşburnu – bamya çiçeği karşımı çayınızı; bakın nasıl rahatlıyorsunuz…
Konumuz tansiyonunu fırlaması olunca, çoğumuzun dikkatinden kaçan bazı bitkisel çaylar ile maden sularının olumlu- olumsuz yönlerini de hatırlatmak istedim. Kekik, ada çayı, yeşil çay, doğal maden suyu, karbondioksit basılmış doğal olmayan sodalar tansiyonunuzu yükseltir. Limon ise tansiyonu düşürür. O yüzden, genellikle maden suyu, limon sıkılarak içilmektedir ki, daha faydalı olsun. Maden suyunu yüksek tansiyon hastalarının abartmadan ve dikkatli tüketmeleri gerekirken, tansiyon problemi olmayanların günde 1 adet doğal maden suyu içmeleri müthiş bir şifa kaynağıdır. Zira, hem doğal vitamin ve mineraller içeren maden suyu ile vücudunuzu besler, güçlendirir; hem de bu sayede Covid-19 dahil, birçok hastalığa karşı bağışıklık sisteminizi güçlendirir, zinde kalırsınız. Unutmadan, maden suyunu bardağa dökmeden ve gazını kaçırmadan için ki, faydasını daha fazla görebilesiniz.
Velhasıl; tansiyonu yükselten faktörlere baktığımızda yerli yersiz söylenen söylemler, haksız uygulamalar, vatandaştan- halktan kopuk yaklaşımlar- haberler ile maden suyunun özelliklerine atıfta bulunalım istedim bu yazımda... Stressiz, sağlıklı günler dilerim.
