Yasal hakları ihlal edilerek, aldığı ihale iptal edilen firma, “kanunsuz” olduğu gerekçesiyle, kararı yargıya taşıdı. Ankara 13. İdare Mahkemesi, davacı şirketin yaptığı başvuruyu sonuçlandırdı; - Kırklareli İl Milli Eğitim Müdürlüğünce yapılan “2021 – 2022 öğretim yılında, taşıma malzeme dahil, yemek yapılması ve taşınması İhalesi” ni kazanan (ismi bizde saklı) firmaya, idare tarafından (iddiaya göre) kanunsuz işlemlerle FESİH İŞLEMİ yapıldı. Milli Eğitim Müdürlüğü işleminin HUKUKSUZ ve YASAL OLMAYAN bir şekilde olduğu iddiası ile konuyu mahkemeye götüren firmanın başvurusu, Ankara 13. İdare Mahkemesi tarafından görüşülerek, karara bağlandı.
- Mahkeme tarafından görülen davanın gerekçeli kararında; “Milli Eğitim Müdürlüğü tarafından, ihaleyi kazanan firmaya uygulanan FESİH İŞLEMİ nin hukuki olmadığı” na hükmedildi. Milli Eğitim Müdürlüğünün, mahkeme kararı ile de yaptığı uygulamanın hukuki olmadığı kararı ile birlikte uygulamasının YASAL OLMADIĞI sonucunu kabullenmek durumunda kaldı. (Gerekçeli karar, talep etmesi halinde, idare tarafından temyiz edilebilecek)
Şenol GoncagülÖzel Haber 2021 – 2022 eğitim ve öğretim yılında, Kırklareli Merkez İlçedeki okullar için yemek yapılması, taşınması ve dağıtılması konulu ihaleye giren firma, ihaleyi kazandı. Ancak; (iddiaya göre) yasal olmayan, kanunsuz bazı sebeplerle, Milli Eğitim Müdürlüğü tarafından, ihaleyi kazanan şirketin sözleşmesi feshedildi. Bunun üzerine de, kazandığı ihale, usülsüz olarak iptal edilen ilgili şirket, konuyu mahkemeye taşıdı. Ankara 13. İdare Mahkemesi ‘ n de görülen dava sonucunda da, gerekçeli karar açıklanarak, Fesih işlemi uygulayan Kırklareli İl Milli Eğitim Müdürlüğü ‘ nün uygulamasının yasal olmadığına hüküm verildi. “Mahkemece tescilli” kanunsuz ve hukuksuz fesih işlemi konulu davanın mahkeme giderlerinin de, idareye bırakıldığı bildirildi.
“HUKUKSUZ İŞLEM YAPANLAR HAKKINDA NASIL BİR İŞLEM UYGULANACAK?!” Mevcut yasa ve yönetmeliklerin açık ve net olmasına rağmen, yapılan ihalenin (mahkeme kararı ile de tescilli) kanunsuz ve hukuksuz olduğunun ortaya çıkması, Milli Eğitim gibi, saygın bir kamu kuruluşunun zaafiyete ve prestij kaybına uğratılmasına zemin hazırlayan yetkililerinin nasıl bir idari yaptırım ile karşılaşacakları ise tartışılmaya başlandı.
