Sadece ve sadece; elektrik, akaryakıt, doğalgaz anlamında da değil, boşa tükettiğiniz zamana kadar da, yerinde ve gerekli bir sözcük olacaktır bu! Bizden çok daha büyük ekonomilerin olduğu ülkelerde bile enerji tasarrufu için özel yasa ve yönetmelikler çıkarılıyor. Bunların dozajı giderek, daha da artacak gibi. “Vücudunuzun sadece özel ve önemli bölgelerini yıkayıp, banyoda boşa su ve enerji tüketmeyin!” şeklinde yönetmelikler çıkaran ülkeler mevcut! Konut ve işyerlerinde, 25 derecenin üzerinde sıcaklığa çıkılması için de, günün belirli saatleri zorunlu kılınıyor. Aslında, israf bizim dinimizde HARAM dır da. Aynı tasarruf tedbirlerinin, yasa veya yönetmeliğe gerek kalmadan bizim ülkemiz de de uygulanıyor alması lazım idi. KAMU DA ELEKTRİK TASARRUFU VE ÜRETİMİ TETİKLENMELİ Bizim ülkemiz; rüzgar ve güneş konusunda avantajlı bir coğrafya. Bazılarının “bizim yaşadığımız yerde güneş çok fazla etkili değil..!” şeklindeki düşünceleri de şehir efsanesi! Kurulan o sistemlerle, güneşten enerji üretebilmek için Arabıstan ‘ da olmanıza da gerek olmuyor! “Enerji de tasarruf seferberliği” nin yanı sıra, ayrıca; “kendi enerjini kendi üret” seferberliğini de hayata geçirmek zorundayız. Hangi belediye başkanı ile konuşsam; “en önemli giderimiz, enerji” diyorlar. “Belediyelerin, güneş veya rüzgar ile enerji üretebilmesi için yasal imkan var mı?” diyorum. Cevap “Evet” oluyor. Ancak; burada da başka bir sorun masaya geliyor: ”O sistemleri kurabilecek paramız yok ve bunun için devlet ödenek vermiyor. Kredi alabileceğimiz yerleri bulmak da özel bir çalışma konusu..!” diyorlar. Aslında, burada iş biraz da, o enerji sistemlerini üreten ve satan firmalara geliyor! Mutlaka, ürettikleri sistemleri satabilmek için, bunun pazarlaması aşamasında, alıcı kurum ve hatta şirketlere; ”finansal manada nerelerden istifade edebilecekleri yönünde alternatifler sunan bilgilendirmeleri de sunmalılar! YEREL SEÇİMLERDE SEÇİM VAADİ OLABİLİR! Her ay dünyanın elektrik parasını ödeyen belediyelerin, önümüzdeki yerel seçimler öncesinde, seçim vaadlerinde “dönüştürülebilir enerji için geliyoruz” sloganları ile iş başına gelecek başkan ve yönetimleri ile tanışmaları muhtemel bir seçenek olabilecektir! Ancak; hem ülkemize, hem de ilgili kurum ve kuruluşlarla, özel şirket ve iş yerlerine, önemli ölçüde kazanç sağlayabilecek olan bu alternatif sistemlerin, yeterince tanıtılması ve fırsat haline gelebilmesi için de, ilgili üretici ve satıcı firmaların, halkı ve o kurum ve kuruluşlarla, şirket yönetimlerini en iyi şekilde bilgilendirmeleri gereklidir. TRAKYA, “ENERJİ MERKEZİ “ OLUR İSE ?! Rusya Devlet Başkanı Putin ‘ in “Türkiye ‘ yi, avrupanın enerji merkezi haline getirebiliriz” yönündeki önerisini, (kendi adıma) cok önemli bir gelişme olarak algıladım. İşin bir tık ötesinde de, Cumhurbaşkanı Erdoğan ‘ ın “O merkez, Trakya ‘ da olabilir” çıkışı ile daha da etkilendim! Bildiğiniz gibi; Kuzey Akımı-2 projesinin önemli bir kısmı, doğalgaz hatlarının karaya çıktığı yer olan Kıyıköy beldesinde bulunuyor. Böyle bir enerji merkezinin olabileceği en önemli adres te, yine Kıyıköy olarak düşünülebilir. “Kıyıköy veya Trakya’nın herhangi bir yeri, enerji merkezi haline getirilir ise seçilen alan için ne gibi kazanımlar olabilir?” sorusuna çok fazlaca takılmıyorum aslında! Çünkü, böylesi bir yatırımın bölgemizde olmasından ziyade, o proje için ülkemizin seçilmiş olması, başlı başına tarihi ve yadsınamaz bir kazanım alacaktır. “Bir savaş ihtimalinde veya o projenin Türkiye’ye yarar sağlamasını düşünen bazı ülkelerce, o bölge, bir saldırıya maruz kalabilir veya ülke güvenliği tehkileye maruz kalabilir mi ?!” şeklinde düşünce geliştirenlere cevaben diyorum ki; “Aksine; tüm avrupanın enerji konusunda ki ihtiyaçlarını karşılayacak olan böylesi bir proje ve merkez, istifade eden tüm Avrupa ülkeler için de bir ulusal güvenlik konusu haline gelecektir! Türkiye ‘ nin elinde, son derece önemli bir “Enerji kozu ve gücü” olacaktır. Bu proje herhangi bir sonuca ulaşamasa bile tüm dünya da, Türkiye ‘ nin sahip olduğu stratejik konum ve önem, bir kez daha öne çıkarak, Türkiye ‘ nin karşısında olmak yerine, yanında olmakla, herkesin kazançlı çıkacağı tezi onaylanmış olacaktır. Önümüzdeki süreçte; tüm dünyada da olduğu gibi, ülkemizde en önemli yatırım ve ihtiyaç alanları; ENERJİ, GIDA VE SU” olacaktır. Türkiye, her üç alanda da, zengin ve yenilenebilir imkanlara sahip bir ülkedir. Trakya ‘ da, ülkemizin, o üç önemli konuya yatkın, en önemli bölgeleri arasındadır. Var olanı tasarruf etmek, bunun yanında da, yenilenebilir yol ve yöntemlerle, mümkün olabildiğince üretmek ve çoğaltmak… Bu slogan ile ülkemizin çok daha güçlü ve kalkınan bir ülke haline gelmesini sağlayabiliriz. Bildiğiniz gibi; bu üç şeyi başkalarından bekleyen veya bağımlı hale gelen ülkeler, aynı zamanda (farkında bile olmasalar) köleleşmiş ve hürriyetleri kısıtlanmış ülkeler) durumuna gelirler. Enerjimizi boşa harcamayalım demiştik..!Demekle de kalmayalım bence…
Köşe Yazıları
Yayınlanma: 19 Ekim 2022 - 10:01
"ENERJİNİZİ BOŞA HARCAMAYIN..!"
Sadece ve sadece; elektrik, akaryakıt, doğalgaz anlamında da değil, boşa tükettiğiniz zamana kadar da, yerinde ve gerekli bir sözcük olacaktır bu! Bizden çok daha büyük ekonomiler
Köşe Yazıları
19 Ekim 2022 - 10:01
İlginizi Çekebilir