Kırklareli Barosu Çocuk Hakları Komisyonu, Cesedi metruk bir binada, kafasına tuğla ile vurularak öldürülmüş halde bulunan 11 yaşındaki Zeynep Esin'in ölümüne ilişkin bir basın açıklaması yaptı. Kırklareli Adalet Sarayı önünde yapılan basın açıklamasında; “Ne yazık ki bizler kamuoyu olarak görevlerimizi yine yerine getiremedik. Zeynep kardeşimizi de bir canavardan koruyamadık, tıpkı Özgecan Aslan’ı , Şule Çet’i ve yüzlercesini koruyamadığımız gibi. Tıpkı Karaman’daki yurtta cinsel istismara uğrayan kardeşlerimizi koruyamadığımız gibi…” denildi. HABER MERKEZİ
Kırklareli Adalet Sarayı önünde, 11 yaşında vahşice öldürülen Zeynep Esin'in hakkında Kırklareli Barosu Çocuk Hakları Komisyonu bir basın açıklaması yaptı. Yapılan açıklamada şu ifadelere yer verildi:
“Kırklareli ’de, ülkemizde artarak çoğalan ve her birimizin kanını donduran içler acısı bir vahşet meydana gelmiş, henüz 11 yaşında olan, çocukluğunu dahi yaşayamamış Zeynep kardeşimiz acı bir şekilde aramızdan ayrılmıştır.
Birleşmiş Milletler Çocuk Haklarına Dair Sözleşmesi’nin ve diğer evrensel mevzuatın genel belirlemesi ile ülkemizde de kabul edildiği üzere 18 yaşına dek herkes çocuk sayılmaktadır. 18 yaşına kadar tüm kardeşlerimizi korumak, onların idrak kabiliyetini desteklemek ve doğru ile yanlış arasındaki farkı onlara göstermek yalnız ebeveynlerinin değil, tüm toplumun görevidir. Bu görev aynı zamanda kadın cinayetlerinin önüne geçmek için de tarafımıza yüklenmiştir.
Ne yazık ki bizler kamuoyu olarak görevlerimizi yine yerine getiremedik. Zeynep kardeşimizi de bir canavardan koruyamadık, tıpkı Özgecan Aslan’ı , Şule Çet’i ve yüzlercesini koruyamadığımız gibi. Tıpkı Karaman’daki yurtta cinsel istismara uğrayan kardeşlerimizi koruyamadığımız gibi…
Kırklareli Cumhuriyet Başsavcılığı’nca yürütülmekte olan soruşturma dosyasındaki deliller henüz tam anlamı ile toplanmadığından dosya içeriği ile ilgili konuşmak için erken olduğunu düşünmekteyiz. Fakat ortada daha önceden de maalesef ki görmeye alışkın olduğumuz ve senaryosu sürekli tekrar eden bir caniliğin, bir vahşetin bulunduğu su götürmez bir gerçektir. Otopsi raporu sonuçlandığında Zeynep’in vücudunda tecavüze ilişkin bulguların var olup olmadığı netlik kazanacaktır. Böyle bir bulgu umarız çıkmaz ve içimizin ateşine bir nebze olsun su serpilir.
11 yaşında bir çocuğa şehvet ile bakan zihniyetin son bulmasını sağlamak yasama, yürütme ve yargının millete karşı ortak borcudur. Bu ülkede çocuk ve kadın cinayetlerinin ortalamanın çok üzerinde olduğu ve bu konuda elimizi taşın altına koymanın vaktinin çoktan geçtiğini önemle belirtmek isteriz.
Bundan sonraki sürecin sonuna kadar takipçisi olacağımıza soruşturmanın ve kovuşturmanın hakkı ile yürütülmesinde etkin rol oynayacağımıza Kırklareli Barosu olarak davaya müdahale talebimizi sunup gerçeğin ortaya konması için var gücümüz ile çalışacağımıza söz veriyoruz. Bu olayın açığa çıkmasındaki uğraşımız bundan sonra böylesine olayların gerçekleşmemesi için yürüdüğümüz yolda bize ışık tutacaktır. Adaletin tecellisindeki rolümüzün farkındayız. Avukatlar tüm benliğimiz ile her zaman çocuklarımızın ve kadınlarımızın yanında olacağız.
Yattığın yer nur olsun Zeynep kardeşimiz” Aylin Ayaz
Kırklareli Adalet Sarayı önünde, 11 yaşında vahşice öldürülen Zeynep Esin'in hakkında Kırklareli Barosu Çocuk Hakları Komisyonu bir basın açıklaması yaptı. Yapılan açıklamada şu ifadelere yer verildi:
“Kırklareli ’de, ülkemizde artarak çoğalan ve her birimizin kanını donduran içler acısı bir vahşet meydana gelmiş, henüz 11 yaşında olan, çocukluğunu dahi yaşayamamış Zeynep kardeşimiz acı bir şekilde aramızdan ayrılmıştır.
Birleşmiş Milletler Çocuk Haklarına Dair Sözleşmesi’nin ve diğer evrensel mevzuatın genel belirlemesi ile ülkemizde de kabul edildiği üzere 18 yaşına dek herkes çocuk sayılmaktadır. 18 yaşına kadar tüm kardeşlerimizi korumak, onların idrak kabiliyetini desteklemek ve doğru ile yanlış arasındaki farkı onlara göstermek yalnız ebeveynlerinin değil, tüm toplumun görevidir. Bu görev aynı zamanda kadın cinayetlerinin önüne geçmek için de tarafımıza yüklenmiştir.
Ne yazık ki bizler kamuoyu olarak görevlerimizi yine yerine getiremedik. Zeynep kardeşimizi de bir canavardan koruyamadık, tıpkı Özgecan Aslan’ı , Şule Çet’i ve yüzlercesini koruyamadığımız gibi. Tıpkı Karaman’daki yurtta cinsel istismara uğrayan kardeşlerimizi koruyamadığımız gibi…
Kırklareli Cumhuriyet Başsavcılığı’nca yürütülmekte olan soruşturma dosyasındaki deliller henüz tam anlamı ile toplanmadığından dosya içeriği ile ilgili konuşmak için erken olduğunu düşünmekteyiz. Fakat ortada daha önceden de maalesef ki görmeye alışkın olduğumuz ve senaryosu sürekli tekrar eden bir caniliğin, bir vahşetin bulunduğu su götürmez bir gerçektir. Otopsi raporu sonuçlandığında Zeynep’in vücudunda tecavüze ilişkin bulguların var olup olmadığı netlik kazanacaktır. Böyle bir bulgu umarız çıkmaz ve içimizin ateşine bir nebze olsun su serpilir.
11 yaşında bir çocuğa şehvet ile bakan zihniyetin son bulmasını sağlamak yasama, yürütme ve yargının millete karşı ortak borcudur. Bu ülkede çocuk ve kadın cinayetlerinin ortalamanın çok üzerinde olduğu ve bu konuda elimizi taşın altına koymanın vaktinin çoktan geçtiğini önemle belirtmek isteriz.
Bundan sonraki sürecin sonuna kadar takipçisi olacağımıza soruşturmanın ve kovuşturmanın hakkı ile yürütülmesinde etkin rol oynayacağımıza Kırklareli Barosu olarak davaya müdahale talebimizi sunup gerçeğin ortaya konması için var gücümüz ile çalışacağımıza söz veriyoruz. Bu olayın açığa çıkmasındaki uğraşımız bundan sonra böylesine olayların gerçekleşmemesi için yürüdüğümüz yolda bize ışık tutacaktır. Adaletin tecellisindeki rolümüzün farkındayız. Avukatlar tüm benliğimiz ile her zaman çocuklarımızın ve kadınlarımızın yanında olacağız.
Yattığın yer nur olsun Zeynep kardeşimiz” Aylin Ayaz