Kadir Sinici Türkiye Cumhuriyeti’nin Kurucusu Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün Ölümü’nün 83. Yılı dolayısıyla bugün saat 08.50’de Demokrasi ve Özgürlük Meydanı’ndaki Atatürk Anıtı önünde düzenlenecek olan çelenk sunma törenin ardından saat 10.00’da Rektörlük Kültür Merkezi’nde Anma Programı gerçekleştirilecek.Rektörlük Kültür Merkezi’ndeki Anma Programı ilk olarak burada, Saygı Duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunması ile başlayacak. Daha sonra günün anlam ve önemini belirten Konuşmalar yapılacak, Mustafa Kemal Atatürk’ün Askeri ve Devlet Adamlığı yönünün anlatıldığı konuşma, “Atatürk”e Dair konuşma ve “Bir Ömrün Öteki Hikayesi” anlatılacak.* Saat 09.05’de Ülkemizde hayat duruyorHer yıl 10 Kasım’da, saat 09.05’de Ülkemizde hayat duruyor. Türk Halkı Liderini kaybetmenin acısını her yıl bugün büyük bir acıyla tekrar yaşıyor. Türk Halkı büyük Önderini kaybettiğinde şunu çok iyi biliyordu. “Onun yeri asla doldurulmazdı” Öyle de oldu ve aradan 80 yıl geçmesine rağmen “Yerin doldurulamadı, doldurulamaz da”
Mustafa Kemal Atatürk’ün Türk Ulusunun gönlünde öyle bir yeri vardı ki ona olan minnettarlık, ona olan şükran hiçbir zaman ödenemezdi. Çıkmazda olan Türkiye’yi adeta bataklıktan çıkarmış, Türk Ordusu; onun liderliğinde onun kendilerine verdiği maneviyatla gerekirse kanını son damlasına kadar savaşmaya hazırdı. Ve öyle de olmuştu. Türk Askeri bir karış toprağı düşman eline vermemek şartıyla kanının son damlasına kadar savaşıp kendilerine örnek saydıkları Büyük Önderleri Mustafa Kemal Atatürk’e ve Türk Halkına bunu defalarca kanıtlamıştır. Mensubu olduğu Türk Milleti’ni sonsuz bir aşkla seven Mustafa Kemal Atatürk, Milleti için her türlü zorluğa katlanmış ve kendini ona adamıştır. Onun “Ben, gerektiği zaman en büyük hediyem olmak üzere Türk Milletine canımı vereceğim” sözü, Milletini ne kadar çok sevdiğini göstermektedir. Türk Halkına Mustafa Kemal Atatürk’ün “Ben Naçiz Vücudum Elbet Bir Gün Toprak Olacak. Fakat Türkiye Cumhuriyeti ilelebet yaşayacaktır” sözünün ardından o günün geleceğini biliyordu. Ve korkulan, hiç kimsenin istemediği o gün gelip çatmıştı. Günlerden 10 Kasım 1938 ve saat tam 09.05’i gösteriyordu. Onu, Liderimizi, Büyük Önder Mustafa Kemal Atatürk’ü kaybetmiştik. O artık yoktu. Türk Ulusu bunu kabullenemiyordu. Onun ardından; o ölmedi deniliyordu. Öyleydi de. O ölmemişti. Ama Türk Halkını onsuz ve yine onun kurduğu Türkiye Cumhuriyeti bekliyordu.
Aradan tam 80 yıl geçti. Tüm Türkiye ve onun üzerinde yaşayan bizler şunu hiçbir zaman unutmayalım… Bizler onun sayesinde, onun ordusu ve orduya mensup askerleri sayesinde şu an rahat ve huzurlu bir ortamda yaşıyoruz. Bizler onların torunları olarak Mustafa Kemal Atatürk’ün bizlere kazandırdığı Türkiye Cumhuriyetini, onun ilkelerini ve laik devletimizi yine onun deyimiyle “İlelebet Muhafaza ve Müdafaa Edeceğiz”
Atam rahat uyu. Bizler senin izinde, yine senin direktiflerin doğrultusunda, Türkiye Cumhuriyetine kastedecek olan elleri kırmasını, Türkiye Cumhuriyeti ve bu topraklar üzerinde yaşayan Türk Halkını, yine senden aldığımız tecrübelerle korumasını bilir, gerekirse kanımızın son damlasına kadar savaşıp onları toprağa gömmesini biliriz… Ruhun Şad Olsun. (Kadir Sinici)
Mustafa Kemal Atatürk’ün Türk Ulusunun gönlünde öyle bir yeri vardı ki ona olan minnettarlık, ona olan şükran hiçbir zaman ödenemezdi. Çıkmazda olan Türkiye’yi adeta bataklıktan çıkarmış, Türk Ordusu; onun liderliğinde onun kendilerine verdiği maneviyatla gerekirse kanını son damlasına kadar savaşmaya hazırdı. Ve öyle de olmuştu. Türk Askeri bir karış toprağı düşman eline vermemek şartıyla kanının son damlasına kadar savaşıp kendilerine örnek saydıkları Büyük Önderleri Mustafa Kemal Atatürk’e ve Türk Halkına bunu defalarca kanıtlamıştır. Mensubu olduğu Türk Milleti’ni sonsuz bir aşkla seven Mustafa Kemal Atatürk, Milleti için her türlü zorluğa katlanmış ve kendini ona adamıştır. Onun “Ben, gerektiği zaman en büyük hediyem olmak üzere Türk Milletine canımı vereceğim” sözü, Milletini ne kadar çok sevdiğini göstermektedir. Türk Halkına Mustafa Kemal Atatürk’ün “Ben Naçiz Vücudum Elbet Bir Gün Toprak Olacak. Fakat Türkiye Cumhuriyeti ilelebet yaşayacaktır” sözünün ardından o günün geleceğini biliyordu. Ve korkulan, hiç kimsenin istemediği o gün gelip çatmıştı. Günlerden 10 Kasım 1938 ve saat tam 09.05’i gösteriyordu. Onu, Liderimizi, Büyük Önder Mustafa Kemal Atatürk’ü kaybetmiştik. O artık yoktu. Türk Ulusu bunu kabullenemiyordu. Onun ardından; o ölmedi deniliyordu. Öyleydi de. O ölmemişti. Ama Türk Halkını onsuz ve yine onun kurduğu Türkiye Cumhuriyeti bekliyordu.
Aradan tam 80 yıl geçti. Tüm Türkiye ve onun üzerinde yaşayan bizler şunu hiçbir zaman unutmayalım… Bizler onun sayesinde, onun ordusu ve orduya mensup askerleri sayesinde şu an rahat ve huzurlu bir ortamda yaşıyoruz. Bizler onların torunları olarak Mustafa Kemal Atatürk’ün bizlere kazandırdığı Türkiye Cumhuriyetini, onun ilkelerini ve laik devletimizi yine onun deyimiyle “İlelebet Muhafaza ve Müdafaa Edeceğiz”
Atam rahat uyu. Bizler senin izinde, yine senin direktiflerin doğrultusunda, Türkiye Cumhuriyetine kastedecek olan elleri kırmasını, Türkiye Cumhuriyeti ve bu topraklar üzerinde yaşayan Türk Halkını, yine senden aldığımız tecrübelerle korumasını bilir, gerekirse kanımızın son damlasına kadar savaşıp onları toprağa gömmesini biliriz… Ruhun Şad Olsun. (Kadir Sinici)