"Kanal Tedavisi Güncel Yaklaşımlar" Semineri düzenlendi

HABER MERKEZİ

İstanbul Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi Endodonti Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Raif Erişen tarafından Kırklareli Ağız ve Diş Sağlığı Merkezi’nde “Endodontide Güncel Yaklaşımlar” konulu seminer gerçekleştirildi.

Kırklareli Ağız ve Diş Sağlığı Merkezi’nde gerçekleşen seminerin ardından Başhekim Dt. Hüseyin Topcuoğlu, yaptığı açıklamada; “Değerli hocamız Prof. Dr. Raif Erişen, Diş Hekimlerimizin katıldığı seminerde Endodontide (Kanal tedavisinde) güncel yaklaşımlar konusunda bilgiler verdi. Merkezimizde sunulan ağız ve diş sağlığı hizmetlerinde bizim amacımız çürük dişin çekilmesi değil tedavi edilmesidir.   2017 yılının ilk dokuz ayında merkezimize başvuran 76536 hastanın büyük bir çoğunluğuna çekim dışı tedaviler uygulanmıştır. Bu tedavilerden biri de kanal tedavisidir” dedi.

Kırklareli Ağız ve Diş Sağlığı Merkezi Başhekimi Dt. Hüseyin Topçuoğlu, kanal tedavisi hakkında şu açıklamayı yaptı:

“Kanal tedavisi dişin içinde bulunan damar-sinir topluluğunun (diş pulpası) hastalıklarını tedavi etmek amacıyla yapılan tedavi işlemlerinin tümüne verilen addır. Kanal tedavisi, dişlerde ağrı, apse ve kist oluşumuna neden olan,  iltihaplı veya ölü diş pulpasının (sinirinin), içinde bulunduğu kök kanallarından çıkartılması ve bu boşluğun, sağlığa zararlı olmayan bir maddeyle tam olarak doldurulması işlemidir. Diş siniri; zarar gördüğünde veya yaralandığında kendini yeniden tamir edemez ve ölür. Çürük ya da travma nediyle kaybedilebilecek ağrılı, iltihaplı, kötü durumdaki dişler için kanal tedavisi uygulanabilir. Genel olarak aşağıda verilen haller kanal tedavisini zorunlu hale getirir. Dişe veya çeneye gelen darbe, derin çürük nedeniyle meydana gelen fiziksel irritasyon, ileri diş eti hastalıkları, yüksek yapılmış, kapanış tam ayarlanmamış dolgu ve protezler, yanlış uygulanmış ortodontik tedaviler. Kanal tedavisi sırasıyla röntgen eşliğinde kök boylarının ölçümü alınır. Ölçümler kılavuz alınarak pulpa çıkarılır. Kanallar genişletilerek şekillendirilir. Kanallar yıkanarak dezenfeksiyonu sağlanır. Kanal içinde mikroorganizmaların varlığını sürdürmemesi için hava boşlukları bırakılmadan kanallar sıkıca doldurulur. Kanal tedavisi sonrası dişinize dolgu ya da porselen kaplama yapılır. Bütün bu işlemlerden sonra dişiniz diğer dişler gibi görevine devam eder. Modern anestezi teknikleri ve maddeleri sayesinde tedavi sırasındaki ağrı en aza indirgenmektedir. Çünkü kanal tedavisi olan diş ve onu çevreleyen kısım işlem sırasında tamamıyla uyuşmuş durumdadır. Anestezi altında tedavinin tamamlanması, hem hastanın son derece rahat ve ağrısız olarak tedavisini yaptırmasına, hem de diş hekiminin hasta reaksiyon göstermeden işlemini çok daha başarılı ve kolay olarak gerçekleştirmesine olanak verir. Kanal tedavisinin kaç seans olacağı, birçok etmene bağlıdır. Bunlardan bir tanesi, kanal sisteminin dış ortama açılmasına neden olan etmendir. Yani; Çürük kaynaklı enfekte bir kanal görüyorsak, enfeksiyonun büyüklüğü, kapsadığı dokular göz önünde bulundurularak, enfekte kanal tedavisinin en az iki seansta tamamlanması planlanabilir. Ani bir travma nedeniyle geri dönüşümsüz zarar görmüş olan kanalın tedavisi için, estetik ve protez yapım hazırlıklarında sağlıklı diş küçültmelerinde kanal tedavisi gerekiyorsa, yani dişin tüm dokuları tedavi esnasında enfekte alınmamışsa kanal tedavisi tek seansta tamamlanabilir. Genetik faktörlere bağlı olarak kök kanallarının temizlenmesini engelleyen durumlar mevcutsa kanal tedavisi birkaç seans sürebilir. Tedavi sonrasında dişte hafif ağrı ve hassasiyet şikâyetleri görülebilir, ama bu durum geçicidir. Bu durumda en iyi çözüm o dişin bulunduğu tarafı birkaç günlük süre boyunca kullanmamaktır. Kısa bir zaman sonra hassasiyetin ortadan kalktığı görülecektir. Kök kanal tedavili dişlerde de, herhangi bir diş gibi çürük ya da kırık oluşabilir ve diş eti açısından problemli olabilirler. Kanal tedavisi yapıldıktan sonra da ağız hijyenine dikkat edilmelidir. Düzenli olarak dişlerinizi fırçalamanız, diş ipi kullanmanız ve doktorunuza kontrole gitmeniz gerekmektedir” (Faruk Ceylan)