Kadınlara Karşı Bu Şiddet Ne?!

 

Nizamettin Okutan

Uzun süreden beri yazayım diye düşünüyordum, amma bir türlü yazma fırsatı bulamadım. Daha doğrusu olayları izlerken, okurken insanlığımdan utandım. Bu utancım vesilesi ile bir türlü elim kalem tutmaya, pardon, kalavyeye dokunmaya yanaşamadı.

Ama artık dayanamıyorum. Önüne gelen karısını, kızını, sevgilisini, sevdiğini öldürüyor. O da yetmiyormuş gibi kahramanmışçasına, karakollardan mahkemelere sevkediliyor, mahkemelerden de iyi hâl kağıdı alarak sonra tekrar aramıza dönebiliyorlar.

Yahu bir kimse sevdiğini öldürür mü? Karısını, kızını öldürür mü? Sevgilisini öldürür mü? Biliyorum, siz de Allah kahretsin diyorsunuz da, ama, etrafınıza bir bakın, sevgilisi, babası, ağabeyi, kocası tarafından öldürülen kadınların sayısı artıyor. Buna bir yeter demek lazım.

Seviyorsan, sevmeye devam edeceksin, dayanacaksın. Canın yansa da dayanacak, sabredeceksin! Ben senin sevdiğini o zaman anlarım. İste o zaman adam gibi adam derim. Eğer sen, sevdiğini öldürebiliyor, buna niyet edebiliyor, öldürmeyi düşünüyorsan neyi seviyorsun? O sevme falan değil. Nefrettir. Nefretin sahibi bir de sevdiğini öldürüyorsa dünyanın en alçak insanıdır, en alçak adamıdır.

Siyasetçiler, hukukçular! Ey toplum! Burada hepimize görev düşüyor. Bu adamlar nasıl olabiliyor da sevdiklerinin katili hâline geliyor? Hadi, cinnet getirdi diyelim, bu adamlara yazılacak olan en şiddetli cezayı yazacak olan siyasetçiler hâlâ ne duruyor. Parlamento ah vah yeri mi? Adam karısını, anasını, kızını, sevdiğini, sevgilisini öldürmüş ya daha ne yapsın?

Mahkemede uslu durmuş, veya, hapishanede kimseye karışmamış diye “iyi hâl” kağıdı yazarak bu katilleri aramıza gönderen hakimler, siz kimin tarafındasınız? Katili sevdiğiniz kadar, mağduru ve mağdurun yakınlarını da sevseniz ya biraz.

Ey toplum! İnsanlara, birini sevmenin ne anlama geldiğini iyi anlatamadınız. Sevmenin öldürmek değil, diriltmek olduğunu öğretemediniz. Ey öğretmenler! Öğrencilerinize ne olursunuz, sevmek dersi, sevgili edinme dersi verin!

Yanlış anlamayın haaa. Nikahsız bir beraberliği falan onaylamıyorum. Ama hadi öyle yaptınız, size karışmam. Ama, sevginin, sevgili olmanın da cıcığını çıkarmaya, her öfkelendiğinizde elinize silahı, bıçağı, baltayı almaya ne hakkın var? Katil herif, senin elbette ki, sevmeye ve sevilmeye hakkın yok.

Onun için bana kimse, bir katilin hakkınız savunmasın. En şiddetli ceza ne ise o verilsin. Nasıl ki, bir teröriste acımazsa, bu aşağılık katillere hiç acımam. Siyasetçiler emniyet güçlerinin, hakimlerin elini kolunu bağlayan o iş yaramaz yasaları değiştirsin.