Edirne İl Genel Meclisi’nin Tarım ve Hayvancılık Komisyonu raporuna göre, Toprak Mahsulleri Ofisi’nin (TMO) son üç yılda yaptığı alımlar büyük oranda düştü. Verilere göre 2023 yılında 440 bin ton buğday alan TMO’nun 2025 yılı itibarıyla alım miktarı 244 bin tona geriledi. Arpa alımlarında ise tablo çok daha çarpıcı; 11 milyon kilogramdan sadece 600 bin kilograma kadar gerileme yaşandı. Komisyon, bu düşüşün temel nedeninin yanlış fiyat politikaları olduğunu belirtti.

“Sektör Daralıyor, Çiftçi Üretimden Uzaklaşıyor”
CHP Grup Sözcüsü Mustafa Üstün, TMO’nun uyguladığı fiyat politikasının tarımsal üretimi daralttığını söyledi. Üstün, “2023’te devlet buğday alım fiyatını 5 lira, prim desteğini ise 2,5 lira olarak belirlemişti. O sistem çiftçiyi koruyordu. Ancak son dönemdeki yanlış fiyat politikaları çiftçiyi üretimden uzaklaştırdı” dedi. Üstün, özellikle arpa üretiminin hızla azaldığını, ithal arpanın piyasada baskı oluşturduğunu vurguladı.

TMO’nun Alım Grafiği Dibe Vurdu
İl Genel Meclisi’nin Kasım ayı toplantısında Tarım ve Hayvancılık Komisyonu Başkanı Remzi Subaş, 2023-2025 dönemine ilişkin rakamları paylaştı. Subaş’ın sunduğu verilere göre, buğday alımında yüzde 44,5, arpa alımında ise yüzde 94,7 oranında azalma görüldü. Komisyon raporunda, üreticiyle TMO arasındaki bağın yeniden güçlendirilmesi ve fiyat politikasının üretici lehine istikrarlı bir yapıya kavuşturulması gerektiği vurgulandı.

“Üretici Lehine Politikalar Oluşturulmalı”
Komisyon raporunda, “Üretici lehine istikrarlı fiyat politikası oluşturulmalı, arpa üretimi teşvik edilmeli, TMO ile çiftçi arasındaki iletişim güçlendirilmelidir” ifadelerine yer verildi. Tarımın ülke ekonomisinde stratejik bir öneme sahip olduğuna dikkat çekilen raporda, çiftçinin üretimden kopmasının sadece ekonomik değil, sosyal bir kayıp olacağına değinildi.

Saros Kıyısında İmar Kilidi: Beş Köy Onay Bekliyor
Edirne İl Genel Meclisi’nin bir diğer gündem maddesi de Enez ilçesi kıyılarındaki imar sorunu oldu. İmar ve Bayındırlık Komisyonu raporuna göre, Saros Körfezi kıyısındaki Sultaniçe, Gülçavuş, Büyükevren, Vakıf ve Karaincirli köylerinde yıllardır imar planı tamamlanamadı. Özellikle Sultaniçe ve Gülçavuş’ta Devlet Su İşleri (DSİ) onayı beklenirken, Büyükevren ve Karaincirli’de koruma statüsü nedeniyle süreç uzadı. Bu durum, bölgede hem konut yenileme hem de altyapı yatırımlarını durma noktasına getirdi.

“Enez Kıyıları Gelecek Kuşaklara Miras Kalmalı”
Komisyon, planlama eksikliğinin sadece bireysel değil, bölgesel kalkınma ve çevre güvenliği açısından da tehdit oluşturduğunu vurguladı. Raporda, “İmar planları tamamlanmadığı sürece çevresel tahribat önlenemez. Enez kıyıları yalnızca yapılaşma alanı değil, gelecek kuşaklara bırakılacak ortak bir doğal mirastır” ifadeleri yer aldı. Meclis üyeleri, imar planı onay süreçlerinin hızlandırılması çağrısında bulundu.
Umut AL








