BİZİM ANLAMADIKLARIMIZ ..!       

 

Şenol Goncagül

Pozitif olup, hastanelerde yatmazdan bir kaç ay kadar evveldi. Ortadoğu bağlantılı bir firma arayıp, Trakya ' da entegre veya ayçiçek yağı yapma izinleri bulunan fabrika aradıklarını ve yardımcı olmamı istediklerini söyledi.

Tekirdağ ' da, 2 yıl öncesine kadar çalışıp, iflas eden ve atıl duran bir fabrika bulduk. Gelip baktılar. Fizibilite yaptılar. O zamanki para ile de, 3 milyon euro fiyat belirlediler. (O zaman euro 7 Tl civarlarındaydı)

Tam da, her şey yolunda ilerlerlerken, o fabrika hacize düştü ve uluslararası firma da, çapraşık işlere girmeyelim diyerek, çekip gittiler. (bilgi olsun diye söylüyorum; o fabrika icra satışı ile 500 bin euro civarında bir para gitti)

Yabancılar ve özellikle de Araplar, Trakya ' da neden entegre yağ fabrikası almak veya kurmak isterler diye düşünürken, covid belasından yaklaşık 1 yıl süren hastane dönemim başladı. Çıktığımda sebebini bizzat kendim test ederek anlamış oldum!!)

Yağ fiyatlarının geldiği durum, "yabancıların bile bu fiyat zamlarını ne kadar önceden haber aldıklarını açıkça ortaya koyuyordu!)

+ + +

Bil Gates, Trakya ' dan arazi almadı ! Bu, apaçık, bir takım emlakçıların, arazi satabilmek üzere oynadıkları, piyasayı gazlama operasyonu idi.

Öte yandan; Bil Gates ve bir sürü dolar milyarderinin de söyledikleri gibi; "Yeni dünya düzeninde, gıda, enerji ve su savaşları yaşanacak!"

Ne yazık ki öyle!

Nevzat Demir geldi, Trakya ' dan 500 bin dekar arazi satın aldı. Ateşoğlu geldi, binlerce dönüm arazi satın aldı. Ki, bunlar bildiklerimiz. Kimin için ve neden aldıklarını sorgularken, "gıda, tarım, su, enerji ve yaşamsal temel ihtiyaçların ne denli önemli hale gelmeye başladıklarını fark ettik! Geçmiş olsun ...

Şimdiden emaralerini açıkça gördüğümüz; ekmek zamları, kuyruklar, parası ile bulunamayan ayçiçek yağları ... vs, bunların daha iyi günler olduğunun işaretçileri...

İktidara geldiklerinde kuyrukları bitirdiklerini söylemekte olan iktidar, aradan geçen 19 sene sonra yeniden kuyruklarla tanışmaya başladığımızı görüyordur umarım!

Şunu da söylemeden geçmemek lazım elbette ki;

Ortada, küresel kriz değil, krizler var. Bir yandan covid 19, bir yandan küresel ekonomik kriz, bir yandan dört bir yandan saldırıya geçen devletler, bir yandan "Darbeye gerek yok! Muhalefet partilerini destekleyerek de, hükümeti yıkabiliriz!" tehditini açıkça dillendiren 100 yaşındaki bir ABD Başkanı!

Dar alanda kısa paslaşmalar yapmak zorunda kalan bir iktidar partisi ...

Devlet ve millet olarak zor günler yaşıyoruz. (Korkarım ki, bunlar daha iyi günler)

En azından ulusal konularda bari birbirimize destek verelim ! Aynı gemideyiz ! Muhalefet yapmak adına, "mevzubahis vatan ise, gerisi tuferruattır" diyebilelim!

Hani ne de güzel demişti ya şair; "Siz dışarıdan, biz içeriden, bir türlü yıkamadık şu devleti!" diye. İşte o hesap durumlar yaşıyoruz zaman zaman.

En iyi ve hakiki hakem, halktır. Onun da söz hakkı eninde sonunda gelecektir...

+ + +

Döviz kuruna gelince; Kızım Sofya ' da üniversiteye başladığında LEVA 030 Tl idi. Bugün 7 Tl olmuş. Ucun diye yemek yemeye gittiğimiz Bulgarlar; sudan ucuz dedikleri Türkiye ' ye, alışveriş yapmaya akın ediyorlar!

Kapıkule ' den Türkiye ' ye yılbaşından bu yana 1 milyon turist girip, çıkmış alışveriş için. (Aynı turistlerin girip, ertesi günü çıktıklarından anlıyoruz)

Mevcut döviz kuru üzerinden kıyasladığımızda, AB ülkelerinin en düşük asgari ücretine sahibiz!

(Bu konuda bari batıda bizi kimse kıskanmasın istiyoruz !)

Türkiye, son derece güçlü, asil, tüm dünya ile bile başa çıkabilecek bir ülke. Bunu en çok, yurtdışına çıktığımda anlıyorum. Döviz kurunu filan geçtim ama,bir çok göstergesi ile bir çok balkan ve avrupa ülkesine fark atar!

Biraz gayret, tasarruf, planlı hareket ile de, biz bu zorlukları aşıp, normale geçeriz diyorum...

Kalın sağlıcakla ...