Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Edirne Kadın Kolları tarafından yapılan açıklama; ''5 Mayıs 2025 sabahı, Edirneli hemşehrimiz Bahar Aksu, İstanbul Şişli’de işe gitmek üzere evinden ayrıldığı sırada, eski eşi tarafından sokak ortasında beş kurşunla katledildi. Direndi. “Hayır” dedi. Ve bu “hayır” bir kez daha bir kadın cinayetine dönüştü. Bahar Aksu’nun çığlığı, ardında infial, öfke ve adalet arayışı bıraktı.
Bahar Aksu’nun öldürülmesi, Türkiye’de durdurulamayan kadın cinayetlerinin ne ilk ne de son örneği. Ancak bu vahşi cinayetin ardından, Edirne’den yükselen ses güçlü ve netti. CHP Edirne Kadın Kolları, yaşanan bu acı olayın ardından yaptığı basın açıklamasında “Bir kişi daha eksilmeyeceğiz!” diyerek tepkisini ortaya koydu.
CHP Edirne İl Kadın Kolları Başkanı ve üyeleri, adaletin kadınlar için hâlâ işlemediğini, yasaların uygulanmadığını ve kadınların sistematik olarak yalnız bırakıldığını dile getirdi. “Bu cinayetin adı nettir: Erkek şiddeti. Ve bu şiddetin suç ortakları vardır: Uygulanmayan yasalar, kaldırılan İstanbul Sözleşmesi, sessiz kalan devlet.” ifadeleriyle sistematik adaletsizliğe dikkat çekildi.
Öte yandan, CHP Edirne İl Başkanı Av. Harika Taybıllı da yaptığı açıklamada çok sert ifadeler kullandı:
“Bu bir tesadüf değil, bu bir kader değil. Bu bir erkek düzenin, cezasızlık sisteminin ve göz yuman devletin suçudur. Artık yeter! Adalet istemiyoruz, adaleti söke söke alacağız!” diyerek kamuoyunu duyarlılığa davet etti.
Taybıllı, Bahar Aksu’nun daha önce defalarca şikayette bulunduğunu ve can güvenliği olmadığını söylediğini hatırlatarak, “Devlet korumadı. Şikayetler dikkate alınsaydı, Bahar bugün hâlâ yaşıyor olacaktı” sözleriyle yaşanan ihmal zincirine dikkat çekti.
"İstanbul Sözleşmesi Yaşatır!"
Açıklamalarda sıkça vurgulanan bir diğer önemli konu ise İstanbul Sözleşmesi’nin feshedilmesi oldu. Kadın hakları savunucuları, bu sözleşmenin yaşatılması halinde Bahar Aksu’nun bugün hayatta olabileceğini belirterek, karar vericilere çağrıda bulundu.
Kadınların, Bahar’ın ardından başlattığı adalet yürüyüşü sadece bir tepki değil; bir varoluş mücadelesi. Kadınlar diyor ki:
“Bugün Bahar için, yarın kendimiz için, her gün yaşamak isteyen tüm kadınlar için... SUSMAYACAĞIZ, UNUTMAYACAĞIZ, BİR KİŞİ DAHA EKSİLMEYECEĞİZ!”
