Nizamettin Okutan Amerika Başkanı Joe Biden’ın “300 bin kişilik Afgan ordusu karşısında, 75 binlik Taliban gücü bir şey yapamaz.” demesiyle birlikte Taliban’ın silah bile kullanmadan Afganistan’ı ele geçirmesi tün dünyayı şaşırttı.Aslını sorarsanız, şaşırmakta haklı olan dünya, 20 yıldır Amerikan yönetimleri ve dünyanın meşhur gazetecilerinin yalan ve uydurmalarının kurbanı oldu. Ne oldu da, 20 yıldır Afganistan’ı işgal eden Amerikan ordusu ile bu işgale destek veren Almanya, İngiltere, Fransa gibi dünyanın en güçlü ordularının kaçarcasına terkettiği Afganistan’da silahısz teslim yaşandı?Bu soruların cevabını, Amerikan at gözlüğü ve propagandası ile bölgeyi ve Afganistan’ı okumaya kalkanlar, hele hele, bu propagandaya kanarak Taliban’ı bir çapulcu sürüsü terör örgütü olarak görenlerin anlaması mümkün değildir.Neyse ki bu yazımda bu konuyu değil de Amerikan işgali sonrasında ikinci Taliban iktidarının ceremesinin Türkiye’ye çektirilemeyeceğine dikkat çekeceğim. Çünkü o ceremenin çoktan yazıldığı ve öbek öbek Afganlı mültecinin Türkiye yolunu tuttuğunu Taliban’ın esamesinin okunmadığı günlerde görmeye başlamıştık.Türkiye, Türk halkı misafirperverdir. Darda kalana yardım elini uzatır, ekmeğini bölüşür. Az da olsa, çok da olsa ekmek bölüşmek bu halkın en temel karakteridir. Ancak, uluslararası güçlerin Afganistan’da olduğu gibi, içinden çıkılamaz hâle getirdiği, savaşları, çatışmaları desteklediği ortamların sonucunda oluşan göçün suçunu Türkiye çekemez.Üstelik öyle anlaşılıyor ki, Afganistan’dan son zamanlarda gelen, ya da gelme planları yapan göçmenlerin neredeyse tamamını savaş veya çatışma mağduru olarak tanımlamak zor. Bu nasıl bir savaştır ki, sadece 18-25 arası gençleri etkiliyor da, kadınları, çocukları, yaşlıları ve velhâsılı tüm toplumu etkilemiyor? Öyleyse burada bir hinlik var. Biliyorlar ki, Türkiye hem mağdurların sığınağı hem de uluslar arası oyunlara gelmeden, kendi çıkarlarını koruyan politikaları uygulama irade ve becerisine sahiptir. Bunun için de göç gibi, savaş mağduru gibi, mülteci gibi insanlık açısından Türkiyen’in asla vazgeçemeyeceği, insanî olarak duyarsız kalamayacağı bir noktadan vurmak istiyorlar. O nokta da mülteci noktası. Yani adamlar bir nevi damardan vuruyorlar.Dünyanın önde gelen ordularının Afganistan’da, Irak’ta, Suriye ve Yemen’de işlediği suçların sonucu olan bu göçmen hareketlerinin özellikle Afganistan’dan gelenleri ise “operasyonel” görünüyor. Zira, savaştan kaçanların ilk sığınacağı yer hemen komşu ülkedir. Neden İran atlanıyor da Türkiye’ye ulaşılabiliniyor. Neden insanlar Sovyet işgalinde olduğu gibi Pakistan’a, İran’a kaçmıyor da Türkiye’ye gelme çabasına giriyor? İşte bunun cevabı, Türkiye’nin insanlık damarından vurulmasından başka bir şey değildir. Ama, Türkiye bu oyuna da gelmeyecektir.
Köşe Yazıları
Yayınlanma: 19 Ağustos 2021 - 09:56
Afganistan: Olacağı Buydu, Ama, Cezayı Türkiye Çekemez!
Nizamettin Okutan Amerika Başkanı Joe Biden’ın “300 bin kişilik Afgan ordusu karşısında, 75 binlik Taliban gücü bir şey yapamaz
Köşe Yazıları
19 Ağustos 2021 - 09:56
İlginizi Çekebilir




