ADD Kırklareli Şubesi tarafından Adalet ve Demokrasi Haftası dolayısıyla açıklama yapıldı.Yapılan açıklamada, ölümünün 28.yılı nedeniyle başta Uğur Mumcu olmak üzere Türkiye'de katledilen aydınlar anıldı.Basın açıklamasını Şube Başkanı Mine Sobacı yaptı. Mine Sobacı, yaptığı basın açıklamasında, şunları kaydetti:“ Yüzelli yılı bulan demokrasi kavgamızda, özgürlük için, demokrasi için, eşitlik için, adalet için, halkının mutluluğu için öne atılanlar, hep ölümle cezalandırıldılar. Mithat Paşalar, Namık Kemaller, Kubilaylar, Taylan Özgürler, Abdi İpekçiler, ve daha niceleri kendilerinden sonra mücadeleye atılacakların önünü kesmek, yıldırmak için katledildiler. Kimisi despot Padişahlarca, kimisi de adına ayaklanmış gericilerce, kimisi kendini devlet yerine koyan çete mensuplarınca, kimisi devlet içinde yuvalanmış karanlık güçlerce, kimisi de emperyalizmin gizli servislerince acımasızca yok edildi. Ancak hiçbir kalleş cinayet daha sonra ortaya atılan ve atılacak olanları bu kutsal mücadeleden vazgeçiremedi.Kurbanların sayısı o kadar arttı ki, değerli aydınlarımızı anmak için, günler yetmedi.Haftalar yetmez oldu..Azgın terörün önünü kesmek için yapıldığı söylenen 12 Eylül Faşist darbesi sonrası daha karanlık cinayetler, 1990 yılından itibaren boy gösterdi. Bu cinayetlerden ilki, Atatürkçü Düşünce Derneğinin Kurucusu Prof. Dr. Muammer Aksoy oldu. Ülkenin karanlığa gittiğini, Atatürk Devrimleri ve Cumhuriyet değerlerinin yok oluşa sürüklendiğini gören Muammer Aksoy ile birlikte hareket eden 50 Aydınımızın ADD’yi kurmasının üzerinden 8 ay geçmişti ki, Muammer Aksoy katledildi.Arkasının geleceği o günden belli olan seri cinayetlerin önünü kesmek için kamu görevlileri hiçbir önlem almadığı gibi, karanlık cinayetleri çözmek için de istekli olmadı.Uğur Mumcu, Çetin Emeç, Turan Dursun, Eşref Bitlis, Bahriye Üçok, Sivas’ta diri diri yakılan aydınlarımız, Ahmet Taner Kışlalı, Necip Hablemitoğlu, Gaffar Okkan,Hrant Dink cinayetlerinin ortak özelliği, katillerinin aynı olmasından çok,devletin bu gibi karanlık eylemlerin faillerini bulmak konusundaki isteksizliği ve direncidir.31 Ocak 1990 tarihindeki Muammer Aksoy cinayeti çözülmeden, 24 Ocak 1993 tarihinde ülkemizin yetiştirdiği en cesur gazeteci Uğur Mumcu, evinin önünde feci şekilde parçalanarak katledildi. Ocak ayının son haftasında katledilen bu 2 aydınımızı anmak için Adalet ve Demokrasi Haftası ilan edilmişken, 2001 yılının 24 Ocak günü, Diyarbakır’ın başarılı Emniyet Müdürü Gaffar Okkan katledildi. 2007 yılında 19 Ocak tarihinde gazeteci Hrant Dink katledildi. Yıllar önce 1 Şubat 1979 tarihinde gazeteci Abdi ipekçi katledilmişti. Yaklaşık aynı günlere gelen bu karanlık cinayetler yıllardır Adalet ve demokrasi haftasıiçinde değişik etkinliklerle anılıyor. Her yıl yeniden adalet aranıyor. Bu cinayetleri çözmesi gereken kamu görevlileri ise bırakın çözmeyi, çözülmesiniisteyenlerin üzerine gidiyor. Belki de cinayetlerin arkasından kimlerin çıkacağını bildikleri için böyle davranıyorlar.Geçmişte bugün ve gelecekte devleti yönetenlere hatırlatmak izteriz ki Bu ülkenin ve devletin sahibi siz değilsiniz! Bu Cumhuriyetin sahibi; hak arayışlarının, demokrasi taleplerinin üzerine TOMA’larınızla, biber gazlarınızla, coplarınızla yürüdüğünüz işçilerdir. Bu Cumhuriyetin sahibi; kapısına kelepçe taktığınız üniversitelerin, size rağmen bilim yuvası kalması için mücadele eden öğrencileri,öğretim üyeleridir. Bu Cumhuriyet; önüne barikat kurduğunuz madencilerindir. Bu Cumhuriyet, insanüstü bir çabayla çalışan yönetemediğiniz salgın yüzünden meslektaşları birer birer ölen sağlık emekçilerinindir. Bu Cumhuriyet, Mustafa Kemal Atatürk’ün Cumhuriyete bağlı nesiller yetiştirme görevi verdiği öğretmenlerindir. Bu Cumhuriyet, “askıda ekmek”e muhtaç ettiğiniz,açlık sınırı altında ücrete mahkûm ettiğiniz halkın, göç etmek zorunda bıraktığınız köylünün, ürettiğini satamayan çiftçinindir. Bu Cumhuriyet, yurdun dört bir yanında doğa katliamlarınıza, talanlarınıza dimdik karşı duran çevre, yaşam savunucularınındır. Bu Cumhuriyet, parçalayarak zayıflatmaya çalıştığınız, bağımsız Baroları savunurken, cübbeleriyle yerlerde sürüklediğiniz hukukçularındır. Bu Cumhuriyet, halkın haber alma özgürlüğüne engel olmak için kararttığınız ekranlar, verdiğiniz cezalara rağmen Cumhuriyetten yana yayın yapmaktan asla vazgeçmeyen gazetelerin, televizyon kanallarının,basın emekçilerinindir. Bu Cumhuriyet, susturamadığınız, engelleyemediğiniz Atatürk’ün kıymetini bilen sanatçılarındır. Bu Cumhuriyet, umutlarını kırdığınız, geleceklerini kararttığınız ama, eğitmemek için elinizden geleni yaptığınız; ancak bir türlü ele-avuca alamadığınız, karanlığınıza boyun eğmeyen gençlerindir. Bu Cumhuriyetin gerçek sahiplerine Uğur Mumcu’nun sözleriyle sesleniyoruz! "İnsanlara can güvenliği sağlayamamış bir düzene,"Hukuk Devleti", Devrimcilerin faili meçhul cinayetlere kurban gittiği bir düzene, "Demokrasi", Yolsuzlukların devlet yetkililerini sardığı bir düzene "Anayasa Düzeni" denilemez. Bu, katiller demokrasisidir, bu, hırsızlar düzenidir!.. Adaletin ve demokrasinin kalmadığı ülkemizde, yeniden “Adalet ve Demokrasi” için savaşmak bir insanlık görevidir.Bu insanlık için bir savaştır. Bu, aydınlık ile karanlığın savaşıdır! Bu ilericilik ile gericiliğin savaşıdır!Muammer Aksoy bugün 100 yaşında. Her zamankinden daha zinde… Işık saçarak önümüzde yürüyor. Uğur Mumcu katledildiği 50 yaşındaki kadar cesur ve bilgi dolu .Karanlığın üzerine O’nun cesareti ile yürüyoruz.Devrim şehitleri bu nedenle ölümsüzdür.Sizleri hiç unutmayacağız”
Gündem
Yayınlanma: 27 Ocak 2021 - 10:39
ADD Kırklareli Şubesi, "Sizleri hiç unutmayacağız"
ADD Kırklareli Şubesi tarafından Adalet ve Demokrasi Haftası dolayısıyla açıklama yapıldı
Gündem
27 Ocak 2021 - 10:39