Edebiyatımızın ulu çınarlarından şair, yazar, milletvekili ve büyükelçi Yahya Kemal Beyatlı doğumunun 141. yıldönümü münasebetiyle, Yahya Kemal Beyatlı Kültür Merkezi’nde Anma Programı düzenlendi.
Tekirdağ Valiliği himayesinde Kültür ve Turizm Müdürlüğü tarafından düzenlenen programa Valimiz Sayın Recep Soytürk’ün yanı sıra Vali Yardımcısı Günay Öztürk, Süleymanpaşa Kaymakamı Mahmut Nedim Tuncer, İl Emniyet Müdürü Ahmet Metin Turanlı, İl Jandarma Komutan V. Alb. Kamil Kıspet, Kültür ve Turizm Müdürü Ömer Faruk Karaküçük, İl Milli Eğitim Müdürü Dr. Abdulaziz Yeniyol, basın mensupları, öğrenciler ve vatandaşlar katıldı.
Program, saygı duruşunda bulunulması ve İstiklal Marşımızın okunmasının ardından başladı. Akabinde günün anlam ve önemini belirten konuşmayı Kültür ve Turizm Müdürü Ömer Faruk Karaküçük yaptı.
İl Müdürü Karaküçük konuşmasında şu ifadelere yer verdi; “ Değerli misafirler, kıymetli katılımcılar,
Bugün Türk edebiyatının büyük ismi Yahya Kemal Beyatlı’nın edebi yönünü, dil anlayışı ve Tekirdağ ile kurduğu gönül bağını birlikte hatırlamak için bir aradayız.
1884 yılında Üsküp’te dünyaya gelen Yahya Kemal, eğitim hayatına 1889’da Üsküp Yeni Mektep’te başlamış; sırasıyla Mekteb-i Edeb, Üsküp İdadisi ve Selanik İdadisi’nde okumuştur. Gençlik yıllarında duyduğu öğrenme aşkı onu 1903’te Paris’e götürmüş, burada dönemin saygın eğitim kurumlarından Mülkiye Koleji ve Ekol Libr dö Siyans Politik gibi okullarda derslere katılmıştır. Paris yılları, onun yalnızca düşünce dünyasını değil, özellikle dil anlayışını kökten şekillendirmiştir.
1912’de İstanbul’a dönen Yahya Kemal; Darüşşafaka Mektebi’nde, Medresetü’l-Vâizîn’de, Heybeliada Bahriye Mektebi’nde ve Dârülfünun Edebiyat Şubesi’nde tarih, medeniyet tarihi, Garp edebiyatı ve Türk edebiyatı dersleri vermiştir. Bu derslerden Türk sanat ve düşünce hayatına yön vermiş pek çok isim yetişmiştir. Ahmet Hamdi Tanpınar, Nihat Sami Banarlı, Nazım Hikmet ve daha niceleri, onun kürsüsünden geçen talihli öğrenciler arasındadır.
Yahya Kemal, “Türkçe ağzımda annemin ak sütü gibidir.” diyerek dil sevgisini en saf haliyle anlatmıştır. Fransa’da bulunduğu yıllarda Mallarmé’nin “En iyi Fransızcayı Louvre Sarayı’nın kapıcısı konuşur.” sözünü duyduğunda, dilin gerçek sahibinin halk olduğunu fark etmiş; böylece sade, duru ve yaşayan bir Türkçenin şairi olmuştur. Dil inkılabından yıllar önce, İstanbul’un gündelik konuşmasından beslenen temiz bir Türkçeyi şiirlerine aktarmıştır. Bu yönüyle o, yalnızca bir şair değil; Türkçenin musikisini bugüne taşıyan büyük bir dil ustasıdır.
Değerli konuklar,
Yahya Kemal’in gönlünde özel bir yeri olan şehirlerden biri de Tekirdağdır. Şair, Balkanlar’dan İstanbul’a uzanan kültür çizgisini anlatırken Tekirdağ’ı her zaman bu coğrafyanın ayrılmaz bir parçası olarak görmüştür. Tekirdağ’ın Rumeli’ye açılan kapısı oluşunu, insanının zarafetini, sahilinin eşsiz güzelliğini her fırsatta dile getirmiştir.
Nitekim onun dizelerinde de hissedilen bu Rumeli rüzgârı, bugün Tekirdağ’ın kültür ve sanat hayatında hâlâ esmeye devam etmektedir. Yahya Kemal’in temsil ettiği o ince zevk, o musiki duyarlığı ve İstanbul Türkçesinin pırıltısı; Tekirdağ’ın kültürel mirasına değer katan unsurlar arasında yer alır.
Bugün burada Yahya Kemal’i anarken, aslında Türkçenin en duru zamanlarını, şehirlerimizin ruhunu ve bu toprakların ortak hafızasını da hatırlıyoruz. Onun eserlerinde gördüğümüz şey; geçmiş ile geleceği buluşturan bir kültür köprüsüdür. Bu köprüde Tekirdağ’ın da ayrı bir yeri vardır.
Sözlerime son verirken; Türkçeye olan derin bağlılığıyla, yetiştirdiği öğrencilerle ve bize bıraktığı eşsiz şiirlerle Yahya Kemal Beyatlı’yı bir kez daha rahmet, saygı ve minnetle anıyorum.”
Akabinde Tekirdağ Namık Kemal Üniversitesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü Araştırma Görevlisi Çiğdem Özaydın bir konuşma yaptı.
Araştırma Görevlisi Özaydın konuşmasında şu ifadelere yer verdi; “ Yahya Kemal çok yönlü bir şahsiyet. Yahya Kemal’in musikiye olan eğiliminden bahsetmek istiyorum.
Bildiğiniz üzere şiir ve müzik hep bir arada gitmiştir. El ele, kol kola. Dolayısıyla şiir dediğimizde şiiri müzikaliteden tamamen ayırmak mümkün değildir fakat Yahya Kemal’in musikiye olan merakı ve ilgisi bundan daha fazlasıdır. O hemen hemen bütün şiirlerini aruz ölçüsü ile yazmış olmakla birlikte aynı zamanda musikiyi şiirlerinde bizzat konu edinmiştir. Hatta birçok şiirin başlığı da sevgili bestekarlarımıza ithaf edilmiştir.
Şiirlerinde milli varlığı bir bütün halinde işlemiştir. Tarih, mimari, dini hayat, vatan coğrafyası, milli benlik her yönüyle ele alınıp işlenmiştir.”
Araştırma Görevlisi Özaydın’ın konuşmasının ardından Yahya Kemal Beyatlı Güzel Sanatlar Lisesi öğretmen ve öğrencilerinin hazırladığı program sahnelendi.
Programın sahnelenmesinin ardından Vali Soytürk, programı hazırlayıp sunan öğretmen ve öğrencileri tebrik etti.
Akabinde Vali Soytürk ve protokol üyeleri, Namık Kemal Evi Derneğinin hazırladığı fotoğraf sergisi ile Namık Kemal İl Halk Kütüphanesinin hazırladığı Yahya Kemal Beyatlı’nın eserlerinden oluşan kitap sergisini gezdi.
Tekirdağ
Yayınlanma: 04 Aralık 2025 - 11:00
Yahya Kemal Beyatlı'nın Doğumunun 141. Yıldönümü Münasebetiyle Anma Programı Düzenlendi
Tekirdağ
04 Aralık 2025 - 11:00
# milletvekili# Yahya Kemal Beyatlı# Turizm Müdürlüğü# Kültür# Tekirdağ Valiliği# Recep Soytürk# saygın eğitim# Türk edebiyatı dersleri
İlginizi Çekebilir










