Kadir SiniciMuharrem ayı Nedeniyle Kırklareli İl Müftülüğü cami çıkışında vatandaşa aşure dağıttı.Merkez Karakaşbey Cami avlusunda gerçekleşen etkinliğe çok sayıda vatandaşımız katıldı. Kırklareli İl Müftüsü Aydın Yığman, aşure dağıtımından sonra yaptığı açıklamada; “Kaynaklarımıza göre tarihte, Aşûra gönlerine rastlayan pek çok önemli olay cereyan etmiştir. Hz. Nuh'un gemisinin tufandan kurtulup CûdîDağı’na oturması, Hz. Âdem'in tövbesinin kabulü, Hz. İbrahim'inateşten kurtulması, Hz. Yusuf'un kardeşlerinekavuşması, Hz. Yunus’un balığın karnından çıkarılması, Musa ve kavmini (İsrailoğulları’nı) Firavun'un zulmünden kurtararak Firavun’u suda boğması gibi hadiseler, bunlardandır.
Muharrem ayı Osmanlı Devleti’nde de önemli bir yere sahipti. Bu ay dolayısıyla şâirler tarafından "Muharremiye" adı verilen şiirler kaleme alınır, bu ayda devlet erkanıpadişahın huzuruna çıkarak yeni yılını tebrik eder ve padişahın "Muharremiye" denilen hediyelerini alırlardı.
İslam tarihinde, Aşûra gününde meydan gelen en acı ve üzücü hadiselerden birisi Kerbelâ faciasıdır. “Kerbelâ faciası”, Hz. Peygamber (s.a.v.)’in, “Kim Hasan ve Hüseyin’i severse beni sevmiş olur”(İbn-i Mace,Mukaddime,11),”Allahım! Ben bu ikisini seviyorum. Sen de onları ve onları seveni sev!” (Tirmizi,Menakip,30)buyurduğu iki torunundan biri olan Hüseyin’in, yanındakilerle birlikte şehitedildiği elim hadisedir. Bu olaydan sonraki tarihte Muharrem’in onuncu günü, İslam toplumunda mâtem günü sayılmış, bu matem daha sonraları geniş çapta resmi bir hüviyete bürünmüştür.
Hz. Peygamber(s.a.v.)’in Ehl-i Beyti’ne saygı duymak, onlara karşı muhabbet beslemek bütün Müslümanlar için kutsal bir görevdir. Hz. Hüseyin Efendimiz’inşehadeti, her Müslümanın mutlaka drin üzüntü duyduğu hadiselerdendir.
Müslümanların kendi aralarında sürekli suçlu arayarak bir grubu hedef tahtasına oturtmaları, bizim dışımızdakilerinekmeğineyağ sürmekten başka bir işe yaramaz. Dün ve bugün, İslam tarihinde kabuk bağlayan bazı yaraları kaşıyarak Müslümanlar arasına fitne sokarak ve bizi böylece etnik parçalara ayırarak yok etmek isteyen bir dizi düşmanımızın bulunduğunu unutmamalıyız.
Bu tehlike karşısında Müslümanlar arasında birlik ve beraberliğin korunması ve İslamkardeşliğinin tesis edilmesi kaçınılmazdır. Cenâb-ı Hakk’ın ahirette hükmedeceği ihtilaflı meselelerin, bu dünyada hükmedeni olmaya yeltenmek, bize kargaşadanbaşka bir şey kazandırmaz.”
Muharrem ayı Osmanlı Devleti’nde de önemli bir yere sahipti. Bu ay dolayısıyla şâirler tarafından "Muharremiye" adı verilen şiirler kaleme alınır, bu ayda devlet erkanıpadişahın huzuruna çıkarak yeni yılını tebrik eder ve padişahın "Muharremiye" denilen hediyelerini alırlardı.
İslam tarihinde, Aşûra gününde meydan gelen en acı ve üzücü hadiselerden birisi Kerbelâ faciasıdır. “Kerbelâ faciası”, Hz. Peygamber (s.a.v.)’in, “Kim Hasan ve Hüseyin’i severse beni sevmiş olur”(İbn-i Mace,Mukaddime,11),”Allahım! Ben bu ikisini seviyorum. Sen de onları ve onları seveni sev!” (Tirmizi,Menakip,30)buyurduğu iki torunundan biri olan Hüseyin’in, yanındakilerle birlikte şehitedildiği elim hadisedir. Bu olaydan sonraki tarihte Muharrem’in onuncu günü, İslam toplumunda mâtem günü sayılmış, bu matem daha sonraları geniş çapta resmi bir hüviyete bürünmüştür.
Hz. Peygamber(s.a.v.)’in Ehl-i Beyti’ne saygı duymak, onlara karşı muhabbet beslemek bütün Müslümanlar için kutsal bir görevdir. Hz. Hüseyin Efendimiz’inşehadeti, her Müslümanın mutlaka drin üzüntü duyduğu hadiselerdendir.
Müslümanların kendi aralarında sürekli suçlu arayarak bir grubu hedef tahtasına oturtmaları, bizim dışımızdakilerinekmeğineyağ sürmekten başka bir işe yaramaz. Dün ve bugün, İslam tarihinde kabuk bağlayan bazı yaraları kaşıyarak Müslümanlar arasına fitne sokarak ve bizi böylece etnik parçalara ayırarak yok etmek isteyen bir dizi düşmanımızın bulunduğunu unutmamalıyız.
Bu tehlike karşısında Müslümanlar arasında birlik ve beraberliğin korunması ve İslamkardeşliğinin tesis edilmesi kaçınılmazdır. Cenâb-ı Hakk’ın ahirette hükmedeceği ihtilaflı meselelerin, bu dünyada hükmedeni olmaya yeltenmek, bize kargaşadanbaşka bir şey kazandırmaz.”