Kırklareli’nin Pınarhisar ilçesine bağlı Hacıfaklı Köyü’nün emektar isimlerinden Emrin Demir, hayat hikâyesiyle köyüne bağlılığın en özel örneklerinden birini sunuyor. Uzun yıllarını İstanbul’da çalışarak geçiren Demir, şehirde çalışmasına rağmen baba toprağını hiçbir zaman bırakmadı. Her hafta sonu köyüne gelerek hem özlemini dindirdi hem de toprakla bağını koparmadı.
Öğretmeninden İlhamla Üzüme Yöneldi
Yaklaşık 10 yıl önce bölgede öğretmenlik yapan Erdoğan Kantürer’den etkilenen Demir, üretim yolunda yeni bir adım attı. Kantürer’in bağcılık sevgisinden ilham alarak köydeki 3 dönümlük arazisine üzüm bağları ekti. Üzüm bağlarına özenle bakan Demir, her bir asmaya çocuğu gibi değer verdi ve onları yetiştirmeye başladı. Su olmayan yerde, su depoları satın alarak modern damlama sulama yöntemini kullanarak büyük bir azim gösterdi.
Üretimin Sınırlarını Genişletti: Arıcılık ve Kavun-Karpuz
Sadece üzümle yetinmeyen Demir, köyünde arıcılık faaliyetlerine de yöneldi. Kovanlar kurarak bal üretmeye başladı. Bunun yanı sıra her yıl kavun ve karpuz eken Demir, üretimde çeşitliliği artırarak köyünde bereketi çoğalttı. İstanbul’da çalıştığı dönemlerde bile köydeki üretimine ara vermeyen Demir, köylüler için örnek alınacak bir kararlılık sergiledi.
Emeklilik Sonrası Tamamen Köye Döndü
Yıllarca İstanbul’da çalışarak çocuklarını büyüten ve evlendiren Emrin Demir, emekliliğin ardından kesin olarak baba ocağına döndü. Artık tüm zamanını köyünde geçiriyor ve toprağıyla uğraşmayı sürdürüyor. Ailesi ise hafta sonları köye gelerek Demir’e eşlik ediyor. Böylece köyde üretim yalnızca ekonomik değil, aynı zamanda aile bağlarını güçlendiren bir yaşam biçimi haline geliyor.
“Üretmek Bir Vatandaşlık Görevi”
Emrin Demir, üretimin kendisi için yalnızca geçim kaynağı değil, aynı zamanda bir sorumluluk olduğunu vurguluyor. “Baba ocağını terk etmeyi hiçbir zaman düşünmedim. Üretmek bir vatandaşlık görevidir. Babadan kalma topraklarınızı satmayın. Köylerimiz hepimiz için değerli olmalı” sözleriyle gençlere ve köylü vatandaşlara anlamlı bir çağrı yapıyor.
Toprağa Bağlılığın Simgesi Oldu
Demir’in köyüne olan bağlılığı, çevresindeki insanlar için de büyük bir örnek teşkil ediyor. Hacıfaklı Köyü’nde herkesin saygısını kazanan Demir, yalnızca çalışkanlığıyla değil, üretim sevgisiyle de öne çıkıyor. Onun hikâyesi, şehirde yaşayan ama köyüne bağlı kalmak isteyen birçok insana ilham kaynağı oluyor.
Köyler İçin Umut Verici Bir Öykü
Türkiye’nin dört bir yanında kırsaldan kente göç yaşanırken, Emrin Demir’in hikâyesi köylerin aslında ne kadar değerli olduğunu gösteriyor. Üretimden vazgeçmeyen Demir, küçük arazilerde bile alın teriyle yapılan işlerin köy yaşamına canlılık katabileceğini kanıtlıyor.
Hacıfaklı Köyü’nde Çalışkan Bir İz Bırakıyor
Emrin Demir’in öyküsü, sadece bireysel bir başarı değil, aynı zamanda köy kültürünün yaşatılması adına da önemli bir örnek. Köyünü terk etmeyen, topraklarına sahip çıkan ve üretime devam eden Demir, Pınarhisar’ın kıymetli değerlerinden biri olarak gösteriliyor.
HACER ZORTUL