HABER MERKEZİKırklareli’nin Pınarhisar İlçesi’nde yeni buğday çeşitlerini çiftçilere tanıtmak, verim ve kalite özelliklerini belirlemek amacıyla kurulan “Buğday Çeşit Demonstrasyonu” düzenlenen Tarla Günü ile sona erdi.Siyez ve Kavılca buğday çeşitlerinin Pınarhisar ilçesine uyumu, gelişimi ve verim farklılıklarının tespiti amacıyla Kaynarca Beldesi ve Yenice Köyü’nde deneme alanları oluşturuldu. Kaynarca Beldesi’nde bulunan deneme alanında Pınarhisar Kaymakamı Murat Eren, İl Müdürü Ümit Ortan, Kaynarca Belediye Başkanı Serdar Türker, Pınarhisar İlçe Emniyet Müdürü Hüsnü Uz, İlçe Müdürleri ve Şube Müdürleri, Kamu Kurum ve Kuruluşlarının müdürleri, STK Temsilcileri, Pınarhisarlı üreticilerin ve basın mensuplarının katılımı ile tarla günü düzenlendi.Demonstrasyon alanı sahibi kurumda görevli ve Kaynarca Beldesi üreticilerinden Ziraat Teknisyeni Muharrem Bilge' nin çabaları ile oluşturuldu. Demonstrasyonun kuruluş aşamasında tohum teminini Pınarhisar Kaymakamımız Murat Eren öncülüğünde ve Pınarhisar Köylere Hizmet Götürme Birliği desteği ile gerçekleştirildi. Ekimden hasada kadar demonstrasyon alanındaki siyez ve kavılca buğday çeşitlerinin uyumu ve gelişim takibi Ziraat Mühendisi Özlem Tüysüz ile birlikte yapıldı.Düzenlenen tarla gününde hasat işlemine geçilmeden önce katılımcılara Siyez ve Kavılca buğday çeşitlerinin özellikleri İlçe Müdürlüğünde görevli Ziraat Mühendisi ve demonstrasyon sorumlusu Özlem Tüysüz tarafından anlatılmasının ardından yetiştirme esnasında uygulanan işlemlerle ilgili bilgilendirme gerçekleştirildi.* “Biz bu değeri tekrar katma değere dönüştürmeliyiz”Yapılan bilgilendirmenin ardından İl Müdürü Ümit Ortan burada yaptığı konuşmada; “İki tane önemli buğday çeşidimizin bu şekilde Pınarhisar ilçemizde denemesinin kurulması bir nevi arge çalışmasına benzer bir çalışma oldu. İnşallah bunu geliştirerek devam ettirmeliyiz. Devamında da muhakkak özlediğimiz şey göstermek için yaptığımız bu denemelerimizin amacı çiftçilerimiz buradan bilgiyi aldığı gibi devamında bu üründe ne yapılırın sorusunu sorarak, bizimle birlikte hareket edilebilirler. Siyez ve Kavılca çeşitlerimiz zaten bilinen bir değer. Biz bu değeri tekrar katma değere dönüştürmeliyiz. Bu iki buğdayın bulguru, ekmeği, hanımlarımızın o güzel emeği olan kurabiyesinden tutun kekine kadar üretildiği zaman muhakkak önemli bir değer ortaya koyulmuş olacak. İnşallah bu çalışmanın devamını getireceğiz. Ben de her zaman destekçi olacağım” dedi.* “Çok üretmek değil mamul üretmek”Pınarhisar Kaymakamı Murat Eren amaçlarının çok üretmek değil mamul üretmek olduğunu ifade ederek; “Eskiden bu topraklarımız bize yetiyordu. Rahatlıkla Buğdayımızı, Gündöndümüzü, her şeyimizi ekiyorduk ve bu da bizim karnımızı doyuruyordu. Artık çiftçilik her yerde modern anlamda yapılıyor. En az Trakya kadar diğer bölgelerimizde de yapılıyor. Bizim artık farklı ürünler yetiştirmemiz lazım. Biz burada bir denemesini yaptık. Birkaç çeşit buğday ektik. Toğumları Kars’tan, Kastamonu’dan getirdik. İnşallah önümüzdeki sene daha farklı buğday çeşitleri de düşünüyoruz. Bunlar başka yerlerden geldi ama buraya ektiğimiz buğdaylar bundan sonra Pınarhisar buğdayı olacak. Bu türler buraya özgü endemik bir tür olacak. İnşallah bu buğdayı sadece buğday olarak satmayacağız. Bizim amacımız burada çok üretmek değil, mamul üretmek. Biz bunu mamul haline getireceğiz. Ekmek üreteceğiz. Biz bunları atadan, dededen gelen buğdaydan yapılmış, Pınarhisar’da üretilmiş ekmek, kuskus, erişte diyeceğiz” şeklinde konuştu.* “Yaygınlaştıracağımıza inanıyorum” Özay Denizli ise yaptığı konuşmada; Buğdayın kendisinin göreve gelmeden önce Pınarhisar Kaymakamı Murat Eren Öncülüğünde ekildiğini anımsatarak; “Program arkadaşlar tarafından 5 yıllık olarak öngörüldü. Geçtiğimiz yıl tohum olarak az miktarda bir tohum elde edebilmişiz. Dekara 200 kg bir tohum eldesi sağlarsak Pınarhisar’ın farklı bölgelerinde demostrasyon alanları oluşturmak isteriz. Farklı bölgelerde denersek daha geliştireceğimize ve yaygınlaştıracağımıza inanıyoruz” ifadelerini kullandı.Yapılan açıklamaların ve konuşmaların ardından hasat işlemi gerçekleştirildi. İlçe Müdürlüğünden yapılan açıklamada elde edilen verim değerleri tüm ilçe ve şube müdürlükleri ile paylaşılacağı belirtildi.* Kavılca BuğdayıZiraat Mühendisi Özlem Tüysüz Tarla Gününe katılanlara şu bilgileri aktardı; “Türkiye’de bilinen iki adet genetiği değişmemiş (‘GDO’ suz) buğday vardır. Birisi Kastamonu – Siyez buğdayı, diğeri Kars-Kavılca buğdayı. Kars’ta, Yer Gök Anadolu Derneği’nin çabalarıyla Kavılca buğdayına yönelen üreticilerin sayısı artıyor. Bu buğday türünde kabuk sayısı daha fazla olduğundan hasadında tohum kabuklarının ayrılması diğerlerine göre daha zordur. Buğdayın Kavılca çeşidi soğuk iklime uyum sağlamak için hem tohumu çevreleyen kabuk sayısını artırmış, hem başağındaki çatallarını daha da kalınlaştırmıştır. İklime uyumun bir sonucu olarak da daha ılıman yerde evrilen Kastamonu’nun Siyez, Kavılca buğdayı ile akraba olsa da görünüş bakımından daha çıplak kalmıştır. Bu nedenle de Karslılar, Siyez buğdayına ‘cıbıl arpa’ demektedir. Aynı şekilde KavılcaSiyezin daha çatallısı anlamında ‘Çatal Siyez’ adı ile anılmaktadır.* Siyez buğdayının tarihi ve özellikleriHititler ve Friglerce tarımı yapılmış olan Siyez buğdayına verilen ilk ad Hititçe bir kelime olan “zız” iken, daha sonraları “siyez” ve bazen de “ kaplıca ” dır. Günümüzde Kuzey Anadolu’da, Balkan ülkelerinde, Almanya, İsviçre, İspanya ve İtalya’da ekimi yapılır. Tek başakçıklı olması ve sıkı kavuz yapısı ile hastalık ve zararlılara dayanıklı, kurak koşullarda ve verimsiz topraklarda çekişme gücü yüksek bir tür olarak bilinen “SiyezBuğdayı’nın’’, yapılan çalışmalarda yüksek yağ içeriğine ve ekmeklik buğdaya göre daha çok sarı lutein oranına sahip olduğu anlaşılmaktadır. (Karoten ailesinden bir vitamin olan Lutein, doğal besinlerde bulunmakta olan bir maddedir. İnsan vücudunda hem yiyecekler yoluyla hem de besin takviyesi olarak ek gıda halinde kullanılabilinir. Lutein, kişinin metabolizması için çok yarar sağlayıcı bir antioksidan olma özelliğini taşımaktadır.Türkiye’deki Siyez buğdayı tarımı; ülkemizde sadece Kastamonu yöresinde, özellikle de İhsangazi, Seydiler ve Devrekani ilçeleri civarında yetiştirilmektedir. Bulgura işlenerek tüketilmektedir. Siyez Bulguru, başakcıkları tek taneli olan ve kavuzlu bir yapıya sahip olan SiyezBuğdayı’nın, kaynatıldıktan sonra kurutulması ve tamamen geleneksel yöntemlerle taş değirmenlerde yarılması (kırılma değil) sureti ile elde edilen bir üründür. İhsangazi’deki Siyez bulgurunun en önemli özelliği tümüyle geleneksel ve doğal yöntemlerle üretiliyor olmasıdır.İstanbul’daki SlowFood Gençlik Gıda Hareketinin başlattığı çalışma sonucunda SlowFoodBiyoçeşitlilik Vakfı, Siyez Bulgurunu Türkiye’deki ilk SlowFoodPresidia’sı olarak duyurmuştur. Presidium, bir tür belirli bir bölgeye özgü, korunması çok gerekli ve sürdürülebilir kılınması için desteklenmesi gereken ürün anlamına gelmektedir. (SlowFood Carlo Petrini önderliğinde 1986 yılında harekete geçen bir avuç İtalyan'ın başlattığı, 1989 itibarı ile Avrupa'da yapılanmaya başlayan ve bugün de 120'yi aşkın ülkede 100 binin üzerinde üyesiyle uluslararası nitelik kazanmış bir harekettir. Kısacası, yerel anlamda gıdasına, üretimine, sürdürülebilirliğe sahip çıkan birimlerin beraberliğidir.)* Siyez veKavılca Buğdayı yetiştiriciliğiSiyez buğdayı yetiştiriciliği yapmış olan üreticilerle irtibata geçerek edindiğimiz bilgiler doğrultusunda bu buğdayın iklim, toprak istekleri ve yetiştiricilik aşamalarının ilçemizde şuanda yetiştirilmekte olan buğday çeşitleri ile aynı olacağını öngörüyoruz.İklim İstekleri: Buğday bitkisi yetişme döneminin ilk devrelerinde düşük sıcaklık ve bol nemli hava istemektedir. Özellikle çimlenme ve kardeşlenme sırasında buğdayın istediği hava sıcaklığı 5-10 o C, nem ise %60 kadardır. Buğday gelişmesinin ikinci devresi olan sapa kalkmada ise 10-15 o C hava sıcaklığı ve % 65 oranında nispi nem isteği olmaktadır.Toprak İstekleri: Toprak işleme buğday tarımında kaliteli ve bol ürün alabilmek için en önemli işlemlerden ilkidir. Ekilen tohumluğun zamanında ve yeknesak bir şekilde çimlenebilmesi için tohum yatağı özenle hazırlanmalıdır. Buğday tohum yatağı hazırlığında, örneğin Trakya’da ayçiçeği-buğday ekim nöbeti içerisinde, topraktaki organik maddenin korunması ve ekonomik olması açısından daha az toprak işlemesi yapılması uygun olacaktır. Bu yöntem ile yapılacak tohum yatağı hazırlığında ayçiçeği hasadından sonra tarlada kalan sap artıkları, sap parçalayıcı ile parçalayarak ve goble disk ile 10-15 cm arasında derinlikte işleyerek toprağa organik madde olarak dönüşmek üzere iyice karıştırılmalıdır.Buğday bitkisi her çeşit toprakta yetişmekle birlikte genellikle yüksek verim derin, killi, tınlı-killi, humusça zengin topraklardan alınmaktadır. Buna karşın makarnalık buğdayların ekmeklik buğdaylara göre daha fakir topraklarda yetiştirilmesi mümkün olabilmektedir.Siyez ve kavılca buğdayı zaten değerli buğday çeşitleri olmasına rağmen son zamanlarda rağbet görmeye, sağlıklı yaşam için sıkça tüketilmeye başlanmıştır. Satış fiyatı olarak değerli olan bu buğday çeşitlerini bölgemiz üreticilerine tanıtımını yapıp üretimini yaygınlaştırmayı planlıyoruz.Siyez ve kavılca buğdayı yetiştiriciliği yapmış olan üreticilerle irtibata geçerek edindiğimiz bilgiler doğrultusunda bu buğdayın iklim, toprak istekleri ve yetiştiricilik aşamalarının ilçemizde şuanda yetiştirilmekte olan buğday çeşitleri ile aynı olacağını öngörerek çalışmalarımıza başladık ve öyle devam ettik.Her aşamada yanımızda olduğu gibi tohumları elde etme aşamasında da Pınarhisar Kaymakamımız Sayın Murat Eren yardımlarını esirgememiştir. Siyez buğdayı tohumu Kastamonu Seydiler İlçe Gıda, Tarım ve Hayvancılık Müdürlüğünden temin edilmiştir. Toplamda 39 kg gelmiştir. Tohumun kg fiyatı 32,00 TL olarak satışa sunulmaktadır. Kavılca buğdayı tohumu Kars ilinden 50 kg olarak kaymakamımız aracılığı ile temin edilmiştir ve kg fiyatı 32,00 TL’ dir.İlçemiz Kaynarca beldesi ve Yenice köyünde bu buğday çeşitlerinin yetiştiriciliği için iki yetiştirici ile deneme alanı oluşturduk.Şu an bulunduğumuz Kaynarca beldesinde uyguladığımız işlem aşamalarından kısaca bahsedeceğim.Toprak hazırlıkları yapıldıktan sonra;Tarih: 01.11.2017: Kaynarca beldesinde bulunan tarlanın 756 m2’lik kısmına Kavılca; 1752 m2’lik kısmına Siyez buğdayı tohumu ekildi.Yenice köyünde bulunan tarlanın 9654 m2’lik kısmına Siyez buğdayı; 1483 m2’lik kısmına Kavılca buğdayı ekildi.Her iki tarlada da 20.20.0 granül gübreden dekara 25 kg olmak üzere; Siyez ve Kavılca buğdayı tohumlarından ise dekara 18 kg kullanılmıştır.Siyez ve Kavılca buğdayı kavuzlu olduğu için makineden geçmesi zorlaştığından yeknesak bir ekim sağlanamamıştır. Bu durum metrekareye düşen tohum miktarını etkilemiştir.Tarih: (14.11.2017): Kaynarca köyünde yaptığımız gözlem sonucu Siyez tohumunun çıkışının daha yavaş olduğu tespit edilmiştir. Buğdaylardaki gelişimin Siyez’de daha yavaş olarak seyrettiği gözlemlendi. 20.01.2018 tarihinde Kaynarca Beldesinde bulunan uygulama alanına dekar başına 20 kg % 46’lık olmak üzere üre gübresi kullanıldı.20.03.2018 tarihinde kök boğazı rahatsızlığı ve geniş yapraklı ot mücadelesi için ilaçlama yapılmıştır.06.04.2018 tarihinde Kaynarca Beldesinde uygulama alanına geniş-dar yapraklı yabancı ot ilaçlaması yapıldı.10.05.2018 tarihinde pas hastalığına karşı ilaçlama işlemi yapıldı. Yenice Köyü’nde tarihe 10 gün ileri atarak (iklim ve rakım farklılığından) aynı işlemler uygulanmıştır.” (Amine Zortul)
Ekonomi
31 Temmuz 2018 - 07:58
"Buğday Çeşit Demonstrasyonu" düzenlenen Tarla Günü ile sona erdi
HABER MERKEZİ Kırklareli’nin Pınarhisar İlçesi’nde yeni buğday çeşitlerini çiftçilere tanıtmak, verim ve kalite özelliklerini belirlemek amacıyla kurulan “Buğday Çeşit Demonstrasyonu” düzenlene
Ekonomi
31 Temmuz 2018 - 07:58