Avrupa denince akla gelen Paris, Roma ya da Barselona gibi şehirler her yıl milyonlarca turisti ağırlıyor. Ancak bu popülerliğin beraberinde getirdiği kalabalık ve maliyet, birçok gezgin için hayal kırıklığına dönüşebiliyor. İşte tam bu noktada, Travel Off Path uzmanlarının hazırladığı liste dikkat çekiyor. Uzmanlara göre bu şehirler, 2026’da Avrupa’yı daha sakin, daha özgün ve daha uygun bütçeyle keşfetmek isteyenler için güçlü alternatifler sunuyor.
Würzburg – Almanya
Bavyera’nın bu zarif şehri, Münih ve Nürnberg’in gölgesinde kalıyor. Oysa Würzburg, UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde yer alan görkemli Würzburg Rezidansı ile barok mimarinin en etkileyici örneklerinden birine ev sahipliği yapıyor. Şarap bağlarıyla çevrili şehir, kültür ve sakinlik arayanlar için ideal.
Bolzano – İtalya
Alplerin eteklerindeki Bolzano, klasik İtalya algısını tamamen değiştiriyor. Avusturya geçmişinin izlerini taşıyan mimarisi, Tirol mutfağı ve Almanca konuşulan sokaklarıyla Akdeniz’den çok Orta Avrupa hissi veriyor. 1919’a kadar Avusturya’ya bağlı olan şehir, İtalya’daki en sıra dışı kaçamaklardan biri olarak öne çıkıyor.
Oradea – Romanya
Avusturya-Macaristan mirasıyla şekillenen Oradea, Avrupa’nın en az bilinen ama en canlı şehirlerinden biri olarak gösteriliyor. 19. yüzyıl yapılarıyla çevrili Republicii Caddesi, şehrin kalbi konumunda. Güvenli yapısı ve turist kalabalığının azlığı, Oradea’yı cazip kılıyor.
Poznań – Polonya
Orta Çağ’dan kalma eski şehir merkezi, barok kiliseler ve rengârenk tüccar evleriyle Poznań, Polonya’nın kültürel açıdan en zengin şehirlerinden biri. Geniş pazar meydanı ve yerel kafeleriyle hem tarih hem de günlük yaşam iç içe yaşanıyor.
La Coruña – İspanya
Barselona ve Madrid’in yoğunluğundan kaçmak isteyenler için La Coruña güçlü bir alternatif. Atlantik kıyısındaki bu şehir, tarihi dokusu ve kumsalları bir arada sunuyor. Kentin simgesi olan, Romalılar tarafından 2 bin yıl önce inşa edilen Herkül Kulesi ise Avrupa’nın ayakta kalan en eski deniz fenerlerinden biri.
Folegandros – Yunanistan
Santorini’nin kalabalığından bunalanlar için Folegandros, Ege’de adeta nefes alma noktası. Kruvaziyer gemilerinin uğramadığı bu ada, bozulmamış dokusu, yerel lezzetleri ve yavaş akan yaşamıyla öne çıkıyor. Uzmanlara göre gerçek Yunan ada ruhu hâlâ burada hissediliyor.
Trondheim – Norveç
Norveç’in en eski şehirlerinden biri olan Trondheim, Oslo ve Bergen kadar tanınmasa da kültürel açıdan oldukça zengin. 11. yüzyılda inşa edilen Nidaros Katedrali, Kuzey Avrupa’daki en etkileyici gotik yapılardan biri olarak kabul ediliyor. Şehir, tarih ve modern yaşamı dengeli biçimde sunuyor.
2026 için yeni rota arayanlara güçlü alternatif
Seyahat uzmanlarına göre bu şehirlerin ortak noktası; yüksek turizm baskısına maruz kalmamış olmaları. 2026’da Avrupa’yı daha sakin, daha özgün ve daha ekonomik keşfetmek isteyenler için bu rotalar, klasik destinasyonlara güçlü birer alternatif olarak öne çıkıyor.
Haber Merkezi








